One Piece Rpg

Members Login
Username 
 
Password 
    Remember Me  
 

Topic: [Tamamlandı] Görev Başında

Post Info
Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jun 29, 2012
[Tamamlandı] Görev Başında
Permalink   
 

Trownie kasabasında gün daha yeni başlıyordu. İnsanlar dükkanlarını yeni yeni açmaya başlamışlar, selamlaşıyorlardı. Etrafta koşuşturan çocuklar renkli bir görüntüye sahne oluyordu. Kasabaya yeni ayak basmış bir yabancı ise etraftaki şüpheli bakışlara aldırmadan hızlı adımlar eşliğinde ilerliyordu. Yerini daha yeni öğrendiği denizci karargahına varmasına pek bir zaman kalmamıştı. Karargaha varırken aynı zamanda kasabaya alıcı gözle bakıyor, ne kadar kalacağını bilmediği bu yer hakkında az da olsa izlenim edinmeye çalışıyordu. Etrafta kendisine çevrilmiş korkulu gözleri farketmemişe benziyordu, etse dahi o kadar umrunda olacakmış gibi bir hali de yoktu zaten. Kısa süre daha sürdürdüğü yaya yolculuğu karargaha varmasıyla sona erdi. Düşündüğünden daha büyük boyutta olan binayı bir dakika kadar uzaktan dikkatlice süzdükten sonra yavaş yavaş yaklaşıp içeri adımını attı. Aynı dikkatli bakışlarını içeride de sürdürmeye devam ediyordu. Sessiz bir giriş yaptığından olsa pek dikkat çekmemişti, ancak bu sessizliğinden de zaten niyeti dikkat çekmemek gibi gözüküyordu. Etraftaki herkes hala işlerine koşturmakla meşguldü. Yabancı tek eliyle koruduğu şapkasını yavaş bir tavırla başından çıkarıp askılık benzeri bir eşyaya yine acelesi olmadan astı. Bir süre etrafı gözetlemeyi sürdürdü, hatta birkaç küçük koridora ve odaya kadar girip çıktı. Etrafa bakması bittikten sonra ise tek ayağıyla yere sesli bir şekilde vurarak varlığını etraftakilere belli etti.



-- Edited by Roger on Wednesday 4th of July 2012 06:41:33 PM



-- Edited by Roger on Wednesday 4th of July 2012 06:41:54 PM



-- Edited by Rayleigh on Thursday 19th of July 2012 03:50:48 PM

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jun 29, 2012
Görev Başında
Permalink   
 

Shinsuke önünde yapılan terbiyesizliklere şimdilik aldırış etmiyor gibiydi. Sadece erin söylediği son sözleri duyup, hemen ardından ona dönerek kısa süren sert bir bakış atmıştı. Etrafa bakınışını sürdürürken Subay Tenji denen adamın da ardı sıra ilerliyordu. Tek elini kılıcının sapına dayamış, diğeriniyse serbest bırakmış bir halde yürümeyi sürdürdü. En sonunda kumandan'ın kapısına gelmişlerdi, karşısına çıkacak kişinin rütbesi ya da kişiliği hakkında bir fikri yoktu ama en azından Albay olduğu yönünde tahmin yürütüyordu. Sonunda suskunluğunu bozarak "Sanırım herkesin gereğinden fazla içli dışlı olduğu bir yerdeyiz, o kadar ki erler bile üstleriyle bu şekilde rahat konuşabiliyorlar" dedi. Sesinde aşırı denebilecek kadar soğuk bir ton vardı. Üstüne üstlük konuşurken karşısındakine bakmamıştı bile, bu da ortamı daha da soğutmaya yetti. Fakat dediklerinin üstüne daha başka bir laf etmedi sessizce Tenji'nin kapıyı çalmasını ya da cevap vermesini beklemeye koyuldu.



-- Edited by Takasugi Shinsuke on Saturday 30th of June 2012 05:26:30 AM

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Gm
Status: Offline
Posts: 77
Date: Jun 29, 2012
Permalink   
 
Ayağını yere vurmanla er olduğu belli olan, temiz suratlı çelimsiz bir çocuk önüne dikiliyor ve " Nasıl yardımcı olabilirdim size." diyor. Büyük ihtimal seni tanımadı, bunun sebebi hem üzerinde sivil kıyafetlerin olması, hemde normal bir er gibi davranmıyor olman. Sende daha sakin ve gizemli bir hava var.

Çocuk sorduğu sorunun cevabını beklerken bir anda yan taraf doğru düşmeye başlıyor. Arkasından çıkan bir insan vücuduyla her şey kafanda yerli yerine oturuyor. Bu adam bu eri itmiş gibi... "Subay Shinsuke, daha geç gelirsiniz diye bekliyorduk. Neyse şuradan buyurun, piç kumandan sizi bekliyor." diyor ve geri dönüp ilerlemeye başlıyor. Tam o anda yerden kalkan er "Subay Tenji, bir gün sizin ağzınıza sıçıcam." diyor. NAsıl bir yere düştüğünü anlayamıyorsun. Bu bölüğün tamamı terbiyeden yoksun gibi.

__________________
Gm
Status: Offline
Posts: 77
Date: Jun 30, 2012
Permalink   
 
"Sen bir içeri girde piç." diyip kapıyı bile çalmadan kumandanın kapısını açıyor. Siyahımsı, iri yarı, kaslı ve kocaman dudaklı bir kumadanla karşılıyorsun kapı açılınca. İçeri girmenle birlikte buraya seni getiren subay kapıyı kapatıyor. "Haah demek yeni bir iti oğlu it daha. Neyse burada çok fazla kalamıyacakmışsın gibi gözüküyor. Burası çok zorlu bir karakol ve süt çocuklarına uygun bir yer değildir. Neyse piç anlat kendini, kimsin nesin anan orospu mu ?" demişti kumandan. Bu terbiyezsizlik herhalde kumandandan geçmişti tüm askerlere.

__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jun 30, 2012
Permalink   
 
Bu tavırlar Shinsuke'nin pek hoşuna gitmemişti. Karargaha girdiğinden beridir kılıcının üzerinde olan eli şimdi daha da sıkı kavrıyordu. Zaten insanlara yabancı birisiydi kendisi, buna rağmen etraftakiler aşırı rahat davranışlarıyla canını sıkmaya devam ediyorlardı. Biraz sıkıntılı bir şekilde "Umarım bunu daha fazla sürdürmezler yoksa çok kötü şeyler olacak gibi duruyor" diye geçirdi içinden. Ancak durum pek de iyi gözükmüyordu, çoktan kendini kaybetmeye başlamış gibiydi. İçinden bunları yaşasa da dışına karşı en ufak bir tepki dahi göstermiyordu. Gözleriyle bütün odayı incelemesi birkaç saniyesini aldı. Sonra yavaşça masaya doğru birkaç adım attı. Yeteri kadar yaklaştıktan sonra ellerini masanın üzerine koyup başını komutana doğru yaklaştırdı. "Benimle biraz daha düzgün konuşmanızı rica ediyorum." Sonra herşey yolundaymış gibi tekrar normal duruşunu aldı. Volta atarak kumandanın masasının ardındaki pencereye yöneldi. Dışarıyı seyretti kısa bir süre, ancak belli ki bir yandan da kumandanı gözetliyordu. Kumandanın da aynı şekilde kendini gözetlediğini biliyordu. Sonunda karşısındakinin kendisine bakmadığını anladığı anda bir anlık zayıflığından yararlanarak kılıcını çekti ve kumandana doğru çok hızlı ve keskin bir şekilde saldırdı. O saldırırken kumandan hala yerinde oturduğu için savuşturma şansı yok denecek kadar azdı, saldırısını elinden geldiğince hızlı ve rakibinin kör noktasına doğru yapmıştı, yapmadan önceyse rakibinin meyve kullanıcısı olup olmadığını bilmediğinden kendi meyve gücünü de aktifleştirmiş olacakları bekliyordu. Kumandana doğru tükürerek "Lanet olası leş" diye fısıldadı.

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 

Şeytan meyveni aktifleştirmenle beraber kumandan bir anda kayboluyor ve kılıcın koltuğa saplanıyor. Şaşkınlığın arkadan gelen "serap serap meyvesi" sesiyle kayboluyor. Şimdi odanın diğer ucunda bibirinin aynı beş altı kadar kumandan var. sana yaklaştıkça hepsi belli bir mesafede şeytan meyvenin etkisiyle kayboluyor. ve geride sadece pişkince gülen gerçek komutan kalıyor. "Ha ha ha... Sen gerçek bir piçsin dostum. Hızlı sayıla bilecek bir saldırıydı ama sana tavsiyem rüzgarı yönetmek için biraz daha uğraşman." Yaptığın saldırıyı umursamamış hatta sana öğütler vermişti gerçekten rahat bir adamdı. sözün bitirince az önce senin bulunduğun pencereye kadar gelip dışarıya bakmaya başladı. Arkası tamamen sana dönüktü ve artık savunmasızdı... bütün mesleğini feda etip ona saldırmıştın fakat o hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu. "Artık bana o sikik adını söyliyecek misin ? Yoksa bir denizci Kaptanının gücünü test etmeye devam mı ediceksin"



__________________
Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 

Out: Savurma teknikleri Subay(başlangıç seviyesi) biri için çok zorlu bir teknik bu yüzden dalgaların sönümlenmesi çok hızlı oluyor yani bir iki metre içinde gücü azalıyor 5 metre ilerideki bir adam içinse yaralamaktan yoksun kalır. Seninle aynı rütbeldeki Tenji için araya girmek zor olmuyor. Bu arada Meyve gücünün çapı şuan 3-4 metre civarı tabi bu sayıya ve karşıdakinin gücüne göre değişir.

Dalgaların kalabalığa yaklaşmasıyla Tenji dışındakilerin hepsi ortadan kayboluyor. Geri kalanın tamamının serap olduğunu fark ettiğinde Kumandanın kahkahaları artık seni iyce rahatsız etmeye başladı. Kumandan bir iki adım kadar sana doğru ilerliyor. Baldırındaki yara ciddi gibi duruyor. Bir anda onlarca Serap sana doğru koşmaya başladı sana bir-kaç adım atıp tekrar kayboluyorlar. Şeytan meyven olmasaydı bu çok ciddi bir sorundu odan içinde sadece Tenji ve yirmi kadar Kaptan serabı vardı. Ve her saniye yenileri oluşup kayboluyor. Kaptanın harekete geçmesiyle Tenji kılıcın kınına koyup izlemeye başladı.



-- Edited by Roger on Monday 2nd of July 2012 02:10:10 AM

__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 
Kaptan'ın yeteneğini çok önceden aktifleştirdiğini görünce şaşırmıştı. Meyve yeteneği olduğunu tahmin etmeliydim diye geçirdi içinden. Karşısındaki kokuşmuş adam kendisine abuk subuk birşeyler söylemeye devam ediyordu. Gerçekten de rahat ve umursamaz bir adama benziyordu. Bunun sebebi serap serap meyvesi yediğinden olsa gerek diye düşündü. Kılıcını sıkı sıkıya kavrayarak kısa bir süre olduğu yerde durup beklemeyi tercih etti. Demek bu seviyede bir kumandanda bile oldukça etkileyici bir meyve gücü olabiliyordu, kendisi gibi istisnaların çok fazla sayıda olmayacağını düşünürdü hep ancak gittiği ilk karargahta bile karşısına bir meyve kullanıcısı çıkmıştı. Bir anda küçük bir ayrıntıyı farketti, kumandanın kendisine bu kadar yakın mesafadeyken bile kaybolmaması ilginçti. Üstelik arkası dönüktü ve tamamen açık vermişti. Kendisini duygusallığı yoğun basan insanlara ya da güç gösterisinden korkup da geri adım atan pısırıklara benzetmişe benziyordu. Büyük ihtimalle benden bir özür bekliyor diye düşündü. Ama yapmak istediğinde de kararlıydı, öldürmek onun için çok büyük bir anlam taşımıyordu ne de olsa, hayatı boyunca da bu tarz insanlardan nefret etmiş ve onların karşısında olmayı benimsemişti hep, kumandanı pek tanımıyor olsa da az çok bir fikir edinebilmişti, karşısındaki herif pek de beklediği gibi birisi çıkmamış aksine hakaretler savuran rahat herifin teki diye düşündü. Kısık bir sesle "Babalık, başladığım işi bitirmeyi tercih ederim." diye yanıt verdi. Meyvesinin gücüne güvenerek hızlı bir şekilde haykırdı. "Ittoryuu! Urame!". Bu durumda en iyi kullanabileceği saldırısını kullanmıştı, zaten bu saldırıyı kullanmaktan daha iyi bir yer ve fırsat da olamazdı. Rüzgar da kendi lehine işliyordu bu sefer, hızlı ve tek bir adımda ona yaklaştı, ardından kılıcının tersiyle ensesine doğru çevik bir sersemletme hareketi yaptı ve hiç zaman kaybetmeden kumandanın bedenine ard arda saplama hareketleri uyguladı.

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 

Bu sefer ciddi bir saldırıyla ileri atıldın. Kılıcının tersiyle yaptığın ilk hamlen Komutanın omzuna geldi. istediğin isabet olmasada en azından artık vurdum diye düşündün. Ardından kılıcını hızla saplamaya başladın. İlki adamın baldırına saplandı. Adam hızlı bir şekilde kendini ileri savurunca ikinci hamlen kolunu sıyırdı ve diğer saplamalar da duvarı eşelemekten öteye gidemedi. O sırada dışarıdan gürültüler gelmeye başladı. "Belki de sonunda piç kaptanı öldürürler." ve gülüşmeler içinde kapı açıldı. Beş yada altı kadar kişi içeri girdi. Yersiz haykırışını duymuş olmalılar. Subay Tenjinin öne çıktığını görüyorsun. bir fırsat kollamak için odaya tekrar göz atınca: Şimdi başında durduğun bahçeye bakan bir pencere var, ve bunun dışında başka pencere yok. Masada kumandanın kılıcı var. Masa şimdi solunda kaldı ve tam karşında beş altı metre ileride yeni açılan kapı var. Kumandan sağ tarafında ve yüzünü görünce bir andan dikkatin dağılıyor çünkü: adam hala ilk an ki gibi rahat ve suratında kocaman bir sırıtma yayılmış. Sırtını az önce kılıç sapladığın duvara dayadın. Bunun dışında odanın ortasında sayılırsın. Sağa ve sola doğru duvara kadar üçer metre daha var gibi gözüküyor.



__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 
Shinsuke sesinin hemen duyulmasına ve üstelik daha biraz önce yaraladığı adamın gülümseyişine az da olsa şaşırmıştı. Bir an önce her ihtimale karşı pencerenin yakınında bir yere geçti. Az önceki salıdırısıyla kumandanı yaraladığından emindi çünkü meyvesini etkisiz kılmış olmalıydı ama bu adam şimdi karşısına dikilmiş rahat bir ifadeyle ona bakıyordu. Karşımdaki sağlam hali de serap olsa gerek diye düşünüyordu. Yoğunlaşarak tekrar meyvesinin gücünü salmıştı kumandanın odanın bir yerlerinde olduğunu bildiğinden gücünü bu sefer neredeyse odayı kaplayacak kadar, öncekinden daha geniş bir alana yaydı. Kumandanın emri altındakilerin nasıl bir tepki vereceklerini de bilmiyordu. Onlara karşı temkinli olmasında fayda vardı. Ayrıca artık herkes olayın farkında olduğuna göre bağırmamak için bir sebebi yoktu. "Sakaeki!" diye haykırdı. Kılıcından çıkan yıldırım benzeri dalga çok hızlı bir şekilde ilüzyon olduğunu düşündüğü kumandana doğru gitmeye başladı. Eğer ilüzyon değilse az önceki yaralarından dolayı bunu kolayca savuşturamayacaktır diye düşündü. Ama eğer ilüzyonsa da meyvesinin gücü yavaş yavaş bütün odayı ele geçirmeye başlamıştı, kumandan yakında buralardan bir yerlerden ortaya çıkacaktır diye düşündü. Hala kaçmaya pek niyeti olmamasına rağmen, her ihtimale karşı en yakın çıkış noktası olan pencereye yakın durup olacakları bekliyordu.

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 

Kılıcından savurduğun dalga hızla bir kaç metre ilerlerdi. Ardın zayıflamaya başlamıştı ki bir anda sağ tarafa doğru savrulup gitti. Komutana doğru savurduğun hamleyi şimdi 4 metre kadar uzağında ve tam karşında duran Subay Tenji seninkine benzer bir hareketle karşlamıştı. Elinde kullandığı tek ve büyük bir kılıç vardı. İçeri girenlerin arasından iki subay daha sıyrılıp öne geldi: Birinin elinde bir metal sopa diğerinde iki uzun kılıç vardı. Şimdi seninle eş rütbede üç kişi tam karşındaydı. Kumandan elini sana doğru kaldırıp: "Piç kurusu... Burada direnmeye devam edersen ölürsün. Gereksiz onurunu bir kenara bıraksan iyi edersin." Diyor... Kapıyı aşıp kaçma şansın hiç yok bütün bir karargahı kılıçtan geçirmen gerekicek.



__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 
"Onur mu, eğer sana saldırmayı sadece onurum yüzünden göze alıyor olsaydım bu biraz fazla olurdu. Huzuru arayan birisi için burası biraz fazla dağınık ve kokuşmuş. Kasabaya ilk girdiğimden beri gördüğüm halk, aptalca hareket eden askerler içimdeki bastırılmış öldürme isteğini kabartıyorsunuz doğrusu." dedi kahkahayla karışık. Ardından kısa bir süre karşısındakileri süzmeyi sürdürdü. Aralarından kendisine daha güçsüz görünenine doğru dönerek bir hamle daha yaptı. "Sakaeki!" kılıcının ucundan tekrar bir yıldırım çıkarak hızla elinden iki uzun kılıç olana doğru ilerlemeye başladı. Bu saldırısının karşılanması ihtimaline karşı gözü dönmüş bir şekilde tekrar bağırdı "Sakaeki!" diğerinin ardından bir yıldırım daha fırladı kılıcının ucundan. Şimdi ard arda iki yıldırım hızlı bir şekilde uzun kılıçlı subaya doğru ilerliyordu.

out: Tenji deminki saldırımı karşıladıysa çevikliği 9-10 falan mı anlayamadım orasını pek.

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 
Etrafımda 3-4 metrelik bir alana sahibim diye düşündü Takasugi. Bu yüzden seraplara aldırış etmiyordu. Ancak hala temkinliydi etrafta gözünden kaçan bir şeyler olabilir diye düşünmüştü. Birden masadaki kılıcı da kapıp kaptanın ilk başlarda olduğu yöne doğru hızla koşmaya başladı. Şimdi elinde iki kılıç tutuyordu ve bütün hızıyla kumandanın olduğunu düşündüğü yere doğru koşuyordu. Ancak bu koşuşu körü körüne değildi, aynı anda birşeyler planlıyor gibi bir hali vardı, bir yandan kaptana koşarken diğer yandan subay Tenji'yi kontrol ediyordu. En sonunda kaptana doğru yeterince yaklaştığını farkedince Nitoryuu Ogi: Musei Ouda diye seslendi. Beklenenin aksine saldırısını kumandana değil kılıcını kınına koymuş olan subay Tenji'ye uygulamıştı, ayrıca normalde tek kılıçla yaptığı hareketi bu sefer iki kılıç stiliyle denemişti. Bitirici vuruşunun Tenji üzerinde etkisi olup olmadığını görmek için tekrar arkasına, Tenji ve kumandanın bulunduğu noktaya dönüp bakmaya başladı.

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 

Tekniğini tek kılıçla kullanmaya alışıktın ve kaptanın kılıcı beklediğinde çok daha ağırdı. Ama yine de Tenji'yi devirmek için yetmişti belki bir mücadelede seni çok zorlayacak biriydi ama şaşırtman onu alt etmişti Sert bir vuruşla omuzdan bele kadar paralel iki kesik atmıştın. Tenji yere yıkılırken Kaptanın kılıcının neden bu denli ağır olduğunu fark ettin ense kökünde patlyan sert bir yumrukla kendini Tenjinin yanında yerde buldun komutanın ilk kez ciddi gelen sesini duydun: "Ben sadece Şeytan meyvesiyle Kaptan olmadım sikik göz!" ellerinin boşaldığını fark ettin kaptan kendi kılıcın düşürdüğün yerden almıştı fakat senin kine tenezzül etmedi. "Sana rüzgara dikkat etmeni söyledim."



__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 
Elleri boşalmış, gözleriyse gittikçe kararıyordu. Her ne kadar ayağa kalkmaya çalışsa da, karşısında kararıp duran tavana bakmaktan başka bir şey gelmiyordu elinden. Artık hissedememeye başladığı titreyen elleriyle, kılıcına uzanmaya çalışırken büyük gayret sarfediyordu. Kumandansa kendi kılıcını almıştı ve şimdi yukarıdan kendisine doğru tebessümle bakıyordu. Kararan gözleri ve zonklayan başı yüzünden en fazla bunu görebilmişti, o da bulanık bir şekilde. Artık şu anki gücünün kumandana yetemeyeceğini az çok farketiyordu. Ensesine yapılan tek bir saldırıyla bile bu hale gelmişti. Ancak yine de vücudundaki tiksinti hissini atamıyordu. Son bir gayretle vücudunda kalan var gücünü toplayarak eline kılıcını aldı, hala başı dönmekteydi. Kılıcını almasının sebebi saldırmaktan çok, kılıcından ayrılmak istememesinden dolayı gibiydi. Sonunda pes etmiş gibi görünüyordu, açıkta olan tek gözünden bile o yenilmiş ve pes etmiş adamın ifadesi okunabilirdi. "Kusura bakmayın, efendim." diyerek kumandana kendisini kaldırması için elini uzattı. Karşısındaki kişinin gücünü artık hafife almaması gerektiğinin farkındaydı, her ne kadar başlarda terbiyesiz birisi gibi gözükse de aynı zamanda bu durumu affedecek babayiğitlikte birisine benziyordu. Buna güvenerek de ondan özür dilemişti.

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 

Kumandan gülümserken İçeri Bir marine subayı daha girdi ve hızlı davranarak senin elini kavradı. Beyefendi ve düzgün , samimi bir sesi vardı. "Kalk hadi. bu kadar kolay kendini koyuverme..." Elini tuttuğunda seni kendine çekrek kaldırıyor "Bu sefer kumandanı neredeyse kızdıracaktın." Neredeyse mi ? diye geçirdin içinden. "Ah! Sen miydin bu çocuğu içeri götürde dinlensin, güzel bir tekniği var yarın savurma eğitimleri başlıyacak" Subay seni temiz ve düzgün bir odaya getirdi, yatağa yatırdı ve seni yormamak için hiç konuşmadan odadan çıktı.



__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 39
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 
Kumandan'dan yardım beklerken uzattığı elini tutan kişi kapıdan az önce giren subay olmuştu. Asıl amacı kumandanın kendine hamle yaparken açığını yakalamaktı ama subayın da içeri girmesiyle aklından geçen bu plan suya düşmüştü. Subayın da yardımıyla ayağa kalkıp kapıya doğru ilerlemeye başladı. Bir anda Tenji'nin yerde yatan kanlı ve hareketsiz bedeniyle karşı karşıya geldi, ölmediğini düşünse de o halini gördükten sonra bundan pek emin olamamıştı. Sessizce adını henüz bilmediği subay'ı takip etmeye başladı. Kapıdan çıkmadan önce de kumandana nefretle karışık son bir bakış atarak başıyla selam verdi. İçinden "İntikamımı bir gün nasıl olsa alacağım." diye geçiriyordu. Sonunda subay durdu ve kendisine kalacağı odayı işaret etti. Oldukça düzgün bir yere benzeyen odadaki yatağa uzanıp düşüncelerine daldı. Aklına ilk gelen şey memleketi olan West Blue'ydu.

out: RP için teşekkürler...

__________________

2n1f5ar.jpg

 

Spoiler

 

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jul 1, 2012
Permalink   
 

Update:
Yetenek Statı +1
Karakter Statı +1

Ayrıca İki yeni düşman kazandın bunları da imzanda "düşmanları" şeklinde belirte bilirsin

Update statlarını kullanırken imzanda var olan statının yanına +1 update yazman yeterli



__________________
 
Page 1 of 1  sorted by
Quick Reply

Please log in to post quick replies.



Create your own FREE Forum
Report Abuse
Powered by ActiveBoard