One Piece Rpg

RP-out: Silahları alabilirsin fakat konuya daha uzun bir rp ile başlamalısın

rp--out: Diğer subaylar asteğmenlerinkinden farklı masalarda oturuyorlar

Kahlvatımı bitirip bir saat kadar atış talimi yaptıktan sonra aklıma Yüzbaşı geliyor kendisini ziyaret etsem iyi olur diye düşünüyorum ama nerde olduğunu bilmiyorum yüksek ihtimalle evindedir evini oğrenirsem kendisine ulaşabilirim diye düşünüyorum ve karagahtaki defterdarın ofisine gitmek için talim alanından cıkıyorum. Yolda gördüğüm bir askere "Defterdarın Ofisi nerede diye soruyorum" cevabımı aldıktan sonra doğrudan defterdarın oifisne gidip "Merhaba, Ben Binbaşı Bitavara'yı arıyordum kendisi bugün hastaymış evin de mi istirah ediyor eğer evinde istirah ediyorsa kendisini ziyaret etmek istiyorum ev adresini oğrenmek istiyorum" diyorum adresi aldıktan sonra Yüzbaşının evine doğru yola koyuluyorum. İlk önce bir YÜzbaşını ziyaret ediyim hem adamın hoşuna gider daha sonra etrafta araştırma yaparım sanırım en iyisi bu olacaktır.

RP-OUT: Ne diyiceğimi bilemediğim için defterdar dedim aklıma doğru kelime gelmedi.

-- Edited by Latnis on Thursday 2nd of August 2012 01:55:35 PM

Yüzbaşının evi karargahın yanındaki bloklardaydı, hemen karargahtan çıkıp yandaki evlerin bulunduğu yere gidiyorsun. ikinci katta yüzbaşının evinin önünde bir kaç asker var ve giriş çıkış yapıyorlar. Anlaşılan yüzbaşı işlerin bir kısmını evinden hallediyor. Zaten açık olan kapıdan içeriye giriyorsun seni bir hanım karşılıyor. Ve yüzbaşının odasına yöndendiriyor. Odaya girdiğinde Bitvara yatağa uzan mış durumda yanı başındaki emir erine bir şeyler yazdırıyor. Seni görünce işini bırakıp selam veriyor: "Ne yaparsın 2 gün sonra yeni tuğ amiral gelicek işler çok yoğun."

Yüzbaşının evini oğrendikten sonra doğruca yüzbaşını evine doğru gidiyorum yüzbaşının evi ikinci katta idi ve önünde bir kaç asker ile karşılaştım onları selamladıktan sonra açık olan kapıdan içeri girdim ve bir hanım ile karşılaştım yüksek ihtimalle Yüzbaşının hanımıydı onuda selamladıktan sonra Yüzbaşının odasına girdim Yüzbaşı yatağına uzanmış bir şekilde emir erine bir şeyler yazdırıyordu ve beni görünce "Ne yaparsın 2 gün sonra yeni tuğ amiral gelicek işler çok yoğun." dedi.

Yüzbaşının durumunu merak ediyordum çok ciddi bir şeyi yoktu belki ama yinede ne olduğunu merak ediyordum ve adam hasta hali ile bile bir sürü iş ile uğraşıyordu elimden geldiğince yardım etsem iyi olacak bugünkü işlerim biraz erteliyebilirim Tuğamiralin Partisine 2 gün daha var neticesinde "Kahvaltı sırasında Asteğemenler sizin hastaolduğunu söylediler ve bende merak ettim açıkcası sizi bir ziyaret ediyim dedim efendim geçmiş olsun neyiniz vardı" diye soruyorum cevabımı aldıktan sonra "Size yardım edebiliceğim bir şey var mı bugün pek bir işim yok sizinde hasta haliniz ile bu kadar yorumlanıza gönül razı gelmiyor açıkcası" diyorum

Bugünkü planımda Yüzbaşı ile konuşmak vardı ama kendisine kral ve üst rütbeliler hakkında bazı sorular sorucaktım ancak şuan ki hali ile bu konuyu ertelesem iyi olacak adamcağız zaten haste ve üstüne üstlük bir sürü iş ile cebeleşiyor daha sonra daha sonra şehirde daha detaylı bir teftiş yapsam daha iyi olacaktır hem bu teftiş sayesinde belkide gerçek yüzümü gösterip birazda olsa dikkatlerini çekebilirim.

Yüzbaşı şaşkın bir şekilde gülümseyip "Sana hasta mı dediler." diyip sargılı olan ayağını gösterdi ve " Dün gece geç saatte eve gelince karanlıkta dengemi kaybedip düştüm. hehehe" dedi. Ah önemli bir şeyi yokmuş ben daha ciddi bir hastalık olabilir diye endişeleniyordum sadece ufak bir sakatlıkmış içimi rahatlattı açıkcası. "Fakat bana yardım etme konusunda emin misin dostum ?" dedi Yüzbaşı Bitvara ve "Tabii ki efendim elimden geldiğince size yardımcı olabilirim bugün pek bir işim yok" diyorum. Aslında bugün teftiş yapmak istiyordum ama şuanlık Yüzbaşına yardım etmem daha iyi olur sanırım daha 2 gün vaktim var bu 2 gün içerisinde istediklerimi yapabilirim.

Odaya girdiğimde gözüme çarpan ilk şey dosyalarla dolu bir masa o anda aklımdan umarım imzalamam gereken dosyalar bunların tamamı değildir diye geçiniyorum . Daha sonra emirerine dönüp "Hangilerini imzalamam gerekiyor?" diye soruyorum emireri gülümseyerek"Hepsi efendim" diyor ve o anda suratım ekşiyor adeta başımdan aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissediyorum Binbaşının yardım teklifime balıklama atlamasının sebebi buymuş demek ki bir kaç saniye sonra kendimi toplayıp masaya oturuyorum ve yavaş yavaş işe başlıyorum eh başa gelen çekilir diyorum kendi kendime.

Tüm dosyaları bitirdiğimde sözde kalan vaktimde bir teftiş yapıcaktım ama bırak teftişi oğle yemeğine cıkmaya bile fırsat bulamadım onca dosya imzaladıktan sonra ellerimi hissetmiyorum bile neredeyse 5-6 saat boyunca daha bir koltukta oturup dosya imzalamıştım belim tutulmuştu biraz ama sonunda  bitmişti kapıyı kilitliyip kendi odama gidiyorum ve üstümdeki marine giysilerini cıkarıp dolaba koyuyorum ve direk olarak yatıyorum yorgunluktan ölüyordum resmen yattıktan çok kısa bir süre sonra uykuya dalıyorum.

-- Edited by Latnis on Sunday 5th of August 2012 09:25:47 PM

Odaya giriyorsun içeride tepeleme dosyalarla dolu bir masa var öyle ki üst üste sıralı dosyalar neredeyse duvara değecek kadar olmuşlar. biraz odaya bakındıktan sonra yüzbaşının emir erine soruyorsun: "Hangilerini imzalamam gerekiyor?" Emir eri hafif gülümseyerek: "Hepsini efendim." diyor ve bütün gününü alacak cehennem azabı başlıyor. Saatlerce sadece bir koltukta oturup dosya imzalıyorsun ve öğle yemeğine çıkma şansın bile olmuyor. masaya getirdikleri çorbanı içerken daha tabağı koyacak kadar yer bile açamamıştın. akşam saat dokuz on gibi imza işleri bitiyor ve kendini odana atabiliyorsun.