One Piece Rpg

Members Login
Username 
 
Password 
    Remember Me  
 

Topic: Tuğamiral ile Tanışmak.

Post Info
Marine
Status: Offline
Posts: 154
Date: Sep 8, 2012
Tuğamiral ile Tanışmak.
Permalink   
 

Gece Tuğamiral ile tanışmak istemiştim ancak pek fırsatım olmamıştı ve üstüne üstlük bir de azar işitip ceza yemiştim. Pek istediğim gibi olmamıştı işler bu olaylardan sonra odama çekildiğim gibi uyumuştum zaten çok yorgundum bütün gün kılıç çalışması yapmıştım ve bu beni çok yorumutşu bunun için odama gider gitmez yatmıştım ve uykuka dalmıştım. Sabah birden Tuğamiralin sesi ile uyanmıştım ''Ya bugün benim kendi antrenmanımda benimle birlikte olursun yada cezanı çekersin bunun senin seçimim olmasını istiyorum' demişti. Olayın şokunu atlatıktan sonra "Peki Efendim" demiştim ve hazırlanmaya başlamıştım. Her zaman ki gibi önce giyinip daha sonra tuvaletlere gidicektim daha sonra ise Tuğ Amirali'in yanına gidicektim. Tuğamiralin bir anda böyle bir şey yapması açıkcası beni şaşırtmıştı hiç beklemiyordum. Ama böyle bir şey yapması beni deniyor anlamına gelebilirdi buda benim istediğim şeydi zaten. Yüksek ihtimalle yapıcağımız eğtim çok ağır olacak kendimi hazırlarsam iyi olur. İlk izlenim olarak Tuğamiral'in katı biri olsada iyi biri olduğunu düşünüyorum istediğim gibi onun yaveri olabilirsem işler gerçekten kolaylaşır. Ayrıca Binbaşı Bitavara 3-5 gün sonra buraya gelicek 1 Tuğamiral 1 Binbaşı ile yakın olmam bana gerçekten büyük kozlar vericektir. Elimi yüzümü yıkıyıp tuvaletteki işimi halletikten sonra doğruca odama dönüp denizci giysilerimi giydikten ve silahlarımı aldıktan sonra doğruca Tuğamiral Emilly Bİlson'ın yanına gidicektim



-- Edited by Latnis on Saturday 8th of September 2012 09:38:58 PM

__________________

552745_4039813669724_981107725_n.jpg

 

Spoiler

Gm
Status: Offline
Posts: 330
Date: Sep 9, 2012
Permalink   
 
Tuğamiralin yanına gittiğinde tuğamiral sana bugün yorulacaksın ona göre dikkatli olman lazım diyor ve ağır tempo koşmaya başlıyor ve ''Isınmak için 25 kilometre boyunca koşacağız'' diyor o sırada keşke şınav mekik çekseydim diye düşünüyorsun ama ısınmak için 25 kilometre koşacaktınız kim bilir gerçek antrenman nasıl bir şey olacaktı ama bu senin için büyk bir avantajdı 25 kilometre boyunca ağır tempo koşacaktınız ve istediğini sorabilirdin tam aklına soracağın soru gelmeşti ilk harfini söylemiştin ki tuğamiral bir depar atıp aranızda 100 metreye yakın bir fark açtıktan sonra durdu ve arkasına dönüp seni bekledi ''Yanımda olduğunu unutmuş ilk 200 metreden sonra depar atarım bana yetişebileceğin hızda koşarım merak etme'' diyor ve sırıtıyor dükü sinirli halinden hiç eser yok gibiydi...

__________________

Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.

Marine
Status: Offline
Posts: 154
Date: Sep 9, 2012
Permalink   
 

Tuğamiral'in yanına gittiğimde 'Isınmak için 25 kilometre boyunca koşacağız'' . Bu biraz ağır olacaktı ve bunun üstüne şınav,mekik filan çekicektim sanırım bugün ölmesem bir daha ölmem. Ayrıca bu daha ısınma turuyudu kim bilir gerçek antremanda neler olacaktı tüm Grand Line'ı tek başıma yüzmemi filan mı istiycekti aceba gerçektende bugün yorgunluktan ölmesem bir daha ölmem. Koşuya başlıyıcağımız sırada tuğamirale bir kaç soru sormak için yanaşmıştım tam ağzımı açıcaktım ki Tuğamiral birden aramızdaki farkı açtı gerçekten çok hızlıydı. Açıkcası kendimi çevik biri olarak görüyordum ama Tuğamiral ile kıyaslanınca karınca gibi eziliyorum. Tuğamiral'e beni ona yetişmem için beni bir süre beklemişti ve ona yetiştiğimde harfini söylemiştin ki tuğamiral bir depar atıp aranızda 100 metreye yakın bir fark açtıktan sonra durdu ve arkasına dönüp seni bekledi ''Yanımda olduğunu unutmuş ilk 200 metreden sonra depar atarım bana yetişebileceğin hızda koşarım merak etme'' demişti. Tuğamiral oldukça haraketli bir insandı sanırım ve ayrıca dünkü sinirli halinden eser yoktu sanki. Sanırım Emily Bİlson ile iyi geçiniceğiz.

Koşu sırasında Tuğamiral ile konuşmaya çalışıcaktım. "Efendim sizde farketmişinizdir bu şehirde bir huzursuzluk var. Şehirin çoğrafi konumu gerçekten çok güzel ayrıca insanların maddi durumuda fena değil ama yine de bir huzursuzluk var. Krallık askerleri denizcilere karşı sanki düşmanlarıymış gibi davranıyorlar. Ayrıca şehirdeki zengin insanlar hakikatten çok varlıklı yani adeta tüm şehir bu admalara aittir diyebilirim. Ve bu olaylar beni gerçekten huzursuz ediyor. Sizde biliyorsunuzdur ki bu şehirde bir devrim denemesi yaşanmış. Devimcilerin büyük kısmı ve liderleri saklanıyor. Şüphe duyduğum bazı kişiler var ve eminim ki bu kişiler bu gece sizin için düzenlenicek partide sizinle iletişime geçmeye çalışıcaklardır. Bu konuyu daha önce diğer rütbeliler ile konuşmaya kalktığımda görmezden gelindim açıkcası üst rütbelilerin bir kısımıda devrimcileri destekliyor olabiliceğinden şüpheleniyorum. Adalet herkes için varolmalı" diyicektim



-- Edited by Latnis on Sunday 9th of September 2012 03:56:27 PM

__________________

552745_4039813669724_981107725_n.jpg

 

Spoiler

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jan 10, 2013
Permalink   
 

Koramirale düşüncelerini anlatırken, O seni büyük bir dikkatle dinliyor. Sonra, yüzünü biraz süzüp kendikileri anlatıyor: "Bu adaya yeni geldim ve çok fazla bilgi alma şansım olmadı. Geldiğimde odamda değerli hediyelerle karşılaşınca işlerin neye benzeyeceğini anlamaya başlamıştım. Bak buradaki adamların çoğu iş bilir marinelerden seçilmiş yani pek güvenilir insanlar değil. Sen de buraya yeni gelmiş bir denizcisin çünkü benim yanıma tecrübeli birini vermek istemezlerdi. Neyse şimdi aklıma takılan iki isim var: Gyabir ve Matlajev Bu adamların isimleri ve ne iş yaptıkları dışında hiç bilgim yok sayılır. Bunun dışında anladığım kadarıyla devrimciler zengin bölgelerde etkin olamıyorlar. Taşra şehirlerindeki faaliyetleri ise daha yoğun gibi özellikle Slitzer şehri dikkatimi çekiyor. Bu şehirle ilgili de araştırmaya ihtiyacım var." Tuğamiral tam istediğin gibi biri çıkmıştı. Adam konuşurken gözlerinin altındaki morlukları görünce bütün gece çalıştığını anlıyorsun, ve adama olan saygın bir kat daha artıyor.



__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 154
Date: Jan 10, 2013
Permalink   
 

Koramiral "Bu adaya yeni geldim ve çok fazla bilgi alma şansım olmadı. Geldiğimde odamda değerli hediyelerle karşılaşınca işlerin neye benzeyeceğini anlamaya başlamıştım. Bak buradaki adamların çoğu iş bilir marinelerden seçilmiş yani pek güvenilir insanlar değil. Sen de buraya yeni gelmiş bir denizcisin çünkü benim yanıma tecrübeli birini vermek istemezlerdi. Neyse şimdi aklıma takılan iki isim var: Gyabir ve Matlajev Bu adamların isimleri ve ne iş yaptıkları dışında hiç bilgim yok sayılır. Bunun dışında anladığım kadarıyla devrimciler zengin bölgelerde etkin olamıyorlar. Taşra şehirlerindeki faaliyetleri ise daha yoğun gibi özellikle Slitzer şehri dikkatimi çekiyor. Bu şehirle ilgili de araştırmaya ihtiyacım var" demişti. Koramiral'in sözlerini pür dikkat dinledikten sonra yorgunluktan morarmış gözleri dikkatimi çekmişti adam tüm gece boyunca calışmış  ve üstelik şuan da benimle zorlu bir antreman yapıyordu gerçekten inanılmaz bir insandı Koramiral  ve beni kesinlikle etkilemişti. En azından bu ada için halen bir şeyler yapabileceğimiz konusunda kendime olan güvenim artmıştı. Gerçekten saygı duyulması gereken biri. "Bu şehir ile ilgili araştırma yapmaya kalktığımda hep üstü örtüldü yada susturuldum. Bu olaylardan en az benim kadar rahatsız olan bir takım insanla tanıştım ancak onlarda bir takım yerlere tahin edildiler. Bu olayların ardından inancımı kayıp etmek üzereydim. Ancak sizin sözleriniz güvenimi yerine getirdi. Benim kücüklüğümün geçtiği ada gerçekten huzurlu bir ada idi ve büyükbabam bu adanın denizci karakolunda baş komutan idi.  İnandığım kavram olan Herkes İçin Adalet'in gerçekten yaşandığı bir yerdi. Ancak burası farklı. Burada beni gerçekten huzursuz eden bir şey var. Gyabir ve Matlajev hakkında biraz bilgim var. Bildiğim her şeyi sizinle paylaşıcağım. Ancak şehirin varoşları hakkında hiç bir bilgim yok. Bu konu hakkında elimden geldiğince bilgi toplamak istiyorum. Eğtimimiz tamamlandığında varoş kesinlere bir teftişe çıkmayı düşünüyorum. Aynı zamanda varoş kesimlerde ki inasnların Gyabir ve Matlajev hakkında düşüncelerinide merak ediyorum.  En kısa zamanda elimden geldiğince bilgi edinip bu bilgileri size aktarmak istiyorum. Bu konuda aceleci davranmak istiyorum çünkü beni gerçekten rahatsız eden bir şeyler var. " diyecektim



__________________

552745_4039813669724_981107725_n.jpg

 

Spoiler

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jan 10, 2013
Permalink   
 

İdmanlarınıza ara vererek koramiralin odasına çıkıyorsunuz. Odada her şey her yerde bir durum var, Taşınma işi sona ermemiş gibi görünüyor. 7-8 kadar marine eri koramiralin eşyalarını toparlamaya çalışıyorlar. Başlarında bir çavuş var çavuşun elindede nelerin nerelere koyulacağının yazılı olduğu bir kaç kağıt. Siz içeri girdikten sonra size selam veriyorlar. 5-6 adet kapı olduğunu görüyorsun her biri farklı odalara açılıyor olmalı. Sizin bulunduğunuz ana giriş bölümü ise daha çok salon gibi. Rahatlıkla 250 kişilik bir parti verebileceğin kadar büyük bir oda olduğunu düşünüyorsun. Koramiral eliyle çalışanlara devam etmelerini işaret ettikten sonra kapılardan birinden giriyor tabii sen de peşinden. Burası Çalışma odası ve bütün şehri izleyebileceğin bir pencere ve balkonu var. Odayı ilk gördüğünde parti 400 kişilik olsun diyorsun kendi kendine. Bilson Masasına oturuyor ve eline bir not defteri alıyor. "Evet. Neler Biliyorsun ?"



__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 154
Date: Jan 10, 2013
Permalink   
 

Antremanın bitmesinin ardından Koramiral Bilson'ın ofisine doğru gitmeye başlamıştık. Ofisi ve kaldığı yer o kadar büyüktü ki şaşırmıştım. Doğruca koramiralin çalışma odasına geçtik ve bana neler bildiğimi sordu. "Efendim, Ryugen bildiğiniz üzere kanallarla kaplı bir yer ve ulaşım deniz yolu ile sağlanıyor. Matjalev denen kişi ise buranın en büyük kayık tüccarı. Hali ile çok iyi para kazanıyor ve şuanda ülkenin en zengin insanı. Ayrıca bildiğim kadarı ile kralın kızı ile evli durumda ve neredeyse tüm üst rütbeli denizcilelre arası iyi. Adeta ülkeyi o yönetiyor demek yanlış olmaz herhalde. Adamın her konuda ve her yerde bağlantısı var. Gyabir hakkında pek bilgim yok diyebiliriim. Kendisiinin bir restourantı var. Sanırım bu krallıkta ki en iyi restourant onun. Ayrıca Matjalev ile araları çok iyi. Bunların dışında beni huzursuz eden bir kaç şey daha var. Kısa süre önce burada gerçekten işini yapmak isteyen ve güvenilir olduğunu düşündüğüm pek çok üst rütbeli denizciyi bulundukları yerden tahin ettiler ve adeta ekibi dağıttılar bu gerçekten sinir bozucu bir durum. Ayrıca Ryugen gerçekten çok zengin bir krallık ve imkanları gerçekten çok iyi. Bildiğim kadarı ile burada hiç bir korsan aktivitesi görünmüyor. Bunun nedenini merak ediyorum. Yani böylesine zengin bir krallık korsanların hedefi olması gerekmez mi. "



__________________

552745_4039813669724_981107725_n.jpg

 

Spoiler

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jan 12, 2013
Permalink   
 
Sen konuşurken tuğamiralde notlar alıyor. O sırada kapı tıklatılıyor. Bilson'un "Gel" demesinden soonra açılan kapıdan 15-20 kişi girip sağlı sollu diziliyorlar. Adeta bir yol oluşturuluyor. Arkalarından girip sağ en başta duran; Ve diğrelerinin başıymış gibigörünen biri, "Yüce kralımız biraz sonra teşrif edeceklerdir." Diye anons ediyor. İçeriye altından bir taht getiriliyor, ve oda krala göre hazırlanıyor. Az sonra bütün ihtişamı ile kral gelince tuğamiral ve sen hemen ayağa kalkıyorsunuz. Sana odayı boşaltman işaret ediliyor. Sen dışarı çıkarken Emily Bilson ve Kral ülke hakkında konuşmaya başlamış oluyorlar. Kapıyı kapattığında artık güne nasıl devam edeceğine karar vermen gerekiyor...

__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 154
Date: Jan 12, 2013
Permalink   
 
Tuğamiral'e bir çok şey anlamıştım ancak birden kapı çaldı ve içeriye bir çok asker geldi ve kralın buraya geleceğin söylediler. Hıh bir de tahtını buraya getiryor. Daha önce kralı hiç görmemiştim ancak bu hareketi ile kafamda bir kral figürü oturdu ve bu figürü hiç sevmedim. Ama şuanlık elimden bir şey gelmez muhtemelen Tuğamiral ile konuşacak ve onu kontrol altına almaya çalışacaktır. Gördüğüm kadrı ile Tuğamiral çok tecrübeli biri bu tarz bi durumun nasıl altından kalkacağını iyi biliyordur. Bundan ziyade benim ne yapacağımı düşünmem lazım. Buraya geldiğim taşra kentine geri dönmeyi düşünüyorum. Henüz oğlen vakti olduğu için 2 saatlik bir yolcuklukla orada olurum ve orada genel bir araştırma yaparsam Tuğamiral Bilson'a daha fazla bilgi aktarabilirim. Bu iyi bir fikir olacak gibime geliyor. Ancak Tuğamiral'in odasından çıktığımda bu gece düzenlenecek olan parti aklıma geliyor. 2 Saatlik deniz yolculuğunu hesaba katarsak pek vaktim kalmayacak gibi gözüküyor. Ayrıca bu partiye Yüzbaşı Bitvara'da gelecektir. Kendisi Tuğamiral ile tanıştırmak istiyorum. Ancak nedense bu parti de bir şeylerin olağını hissediyorum. Bu paranoyakça bir his olsa gerek. Çok uzun süredir Tuğamiral ile antreman yapıyoruz açıkcası biraz yorgunum. Bu yüzden akşam ki partiye kadar odamda dinlenmek istiyorum ve odama doğru ilerliyorum. Odama geçtiğimde biraz uzanacak ve parti vaktine kadar dinlenecektim.

__________________

552745_4039813669724_981107725_n.jpg

 

Spoiler

Admin
Status: Offline
Posts: 907
Date: Jan 13, 2013
Permalink   
 
Odana doğru ilerlerken bir asker gelip sana kaptanın seni çağırdığını söylüyor. Kaptanın yanına vardığında sana Bir görev vereceğini, Şehirdeki belirli bir bölgede devrimci kampı olduğunu düşündüklerini ve oraya baskın düzenlemen gerektiğini söylüyor. Söyledeikleri sana çok saçma geliyor. Bunca denizci varken başında sadece senin gibi rütbesiz birinin bulunduğu küçük bir ekiple gitmek mantıksız görünüyor. Ama karşındaki adam senin üstün ve yapabileceğin bir şey yok. Şehirin ücra bir köşesinde Yoran diye bir marketin alt katlarının devrimci üssü olarak kullanıldığını söylüyor ve sormak istediğin başka bir şey var mı diye sorarak kapıyı gösteriyor...

__________________
Marine
Status: Offline
Posts: 154
Date: Jan 14, 2013
Permalink   
 
Üzerimde ki yorgunluk nedeni ile dinlenmek istemiştim ancak Kaptan'ın yanına vardığımda bana bir görev vereceğini söylemişti. Kaptan'ın dediğine göre şehirin belirli bölgelerinde devrimci kampları vardı ve benim buraları teftiş etmemi istiyordu. İşin aslı benim yapmak isteğim şeyde buydu. Şehirin bilmediğim kısımlarını araştırmak. Şehirin ücra köşelerinden birinde "Yoran" isimli bir mareketi araştırmam gerektiğini söyleyen kaptanın emirini dinlemek zorundaydım. Her ne kadar bu şehiri pek bilmiyor olsamda yanımda bir kaç kişi daha geleceğinden onlarla birlikte "Yoran" denen marketi bulabileceğimden emindim. Kaptan'a sormak istediğim her hangi bir şey yoktu bu yüzden. Ancak kaptana sormak istediğim bir kaç şey daha vardı. Kaptana sormak istediğim her hangi bi şey yoktu. Bu yüzden "Emredersiniz efendim" diyerek kapıdan çıkacaktım ve ekibe beni Yoran marketine götürmesini isteyektim ve yolda iken yanımda ki askerlerden Yoran marketi ile ilgili bazı bilgiler isteyecektim. Bu marketin sahibinin kim olduğu ve ne zamandır bu şehirde aktif olarak bulunduğu ile ilgili genel olarak bilgiler almak istiyordum.

__________________

552745_4039813669724_981107725_n.jpg

 

Spoiler

 
Page 1 of 1  sorted by
Quick Reply

Please log in to post quick replies.



Create your own FREE Forum
Report Abuse
Powered by ActiveBoard