Meyvenin özellikleri : (Geniş bir şekilde anlatmanız gerekir.)
Örnek rp: (Meyveye sahip olmak için bir örnek rp yazmanız gerekir, konusu meyveyi nasıl yediğinizle ilgili olsun yeter.)
Güncellemeyle beraber imba olarak kabul edilen türlerden birer meyveye kontenjan açılmıştır.
Kontenjan açılan meyveler
Antik Zoan 0/1
Mistik Zoan 2/2
Logia 0/1
Meyveler dört deniz için toplam dört tanedir. Meyve onayı için en önemli kısıvem oluşturulan meyvenin kendisidir. Bu işin yarısından fazlasını iştigal eder. İkinci sırada örnek rp gelir. RP'niz orta uzunlukta olmalıdır. Ardından karakter-meyve-rp uyumu gelir. dördüncü planda karakterin geçmişi ve hedefleri. Son olarak da imla kuralları göz önünde bulundurulur
-- Edited by Gol d Roger on Sunday 24th of June 2012 04:32:25 PM
-- Edited by Rayleigh on Wednesday 1st of August 2012 07:31:00 AM
-- Edited by Rayleigh on Friday 3rd of August 2012 10:16:39 PM
Meyvenin özellikleri : Tam karşılığı Supress Supress Fruit. Kullanıcının karşısındakinin meyve özelliklerini baskılamasından, iptal etmesinden oluşuyor, bir nevi kairoseki ya da haki görevi görüyor. Ancak meyve kullanıcısı tarafından başlarda yakın alanındaki tek bir kişiye uygulanabiliyor. Ve yine başlarda çok kısa bir mesafeye uzanabilen meyve, her şeytan meyvesi gibi bunda da ustalaşıldıkça gelişip kontrol mesafesini, alanını ve etkilenen kişi sayısını büyütebiliyor. Meyvenin asıl gücü iptal etmekten çok karşıdaki meyvenin gücünü baskılamak olduğu için eğer ki meyve sahibi ileri düzeyde ustalaşırsa, rakibin gücünü kontrol etmeye kadar varabiliyor. Ancak bunun yapılabilmesi için de kullanıcı tarafından rakibinin gücünün iyi bilinmesi gereklidir.
Örnek rp
Tek başına açıldığı denizlerde kıyıdan ayrılışının ikinci gününü sonlandırmak üzereydi. Sabahtan beri tek gördüğü şey olan mavi denizlere ve dalgalara gecenin gelişiyle artık siyah renkler hakim olmuştu. O ise etraftaki suskunluğu paylaşıyor, ellerini kenetleyerek destek olduğu başını sessiz bir şekilde sallıyordu. Gözlerinin kapanmasını bekler gibi bir hali vardı, ancak sandalda yatmaktan başka yapacak bir şeyi olmadığından zaten yeterince uyumuştu. Sinirle yerinden fırladı, durgunluğa alışan sandal bu harekete sallanarak tepki gösterdi. O ise sarsıntıya aldırış etmeden bandajsız gözüne elini siper etti. Canı sıkılmış ve bir şeyler arıyor gibiydi. Etrafa uzunca süre bakmasına rağmen yoğun karanlık yüzünden dikkate değer bir şeyle karşılaşamadı. Kısa süre sonra aklına son uğradığı kasabada bulduğu o meyve aklına geldi. Tıka basa doldurulmuş çantasını hışımla açarak içinde meyvenin bulunduğu kutuyu eline aldı. Hemen meyvesini çıkarıp elinin tersiyle tozunu alır gibi bir hareket yaptı. Yüzünde sinsi bir ifade oluşmuştu ancak meyveler hakkında pek bir şey bilmediğinden olsa gerek, korku da seziliyordu. Şeytan meyvesinin gücüyle ilgili efsaneler duymuştu, hatta şimdiye kadar birkaç meyve kullanıcısıyla da tanışmıştı. Peki ya şu an elinde tuttuğu meyve de bir şeytan meyvesi miydi, eğer öyleyse kendisine nasıl bir güç katacaktı. Beklendiği gibi pek fazla düşünmeden hızlı bir şekilde meyveyi yemeye başlamıştı. Kısa süre sonra tadı berbat meyve bittiğinde vücudunda midesinin dışında bir farklılık hissetmiyordu. Düşündüğüm gibi sıradan bir meyve de olabilir diyerek yoluna devam etmeyi sürdürdü.
-- Edited by Roger on Wednesday 4th of July 2012 10:53:47 AM
Meyve İnsanların hafızalarına müdahele etmeyi sağlıyan bir meyve. En basit hareketi herşeyi silmek ve sıfırlamak daha sonra sırayla: okumak, seçmek, seçilen bir anıyı silmek, yeni bir anı eklemek gibi hareketler gelir. bu yetenekler sayesinde Sultan insanlarala konuşmak zorunda kalmaz ve bu yüzden insanlar ona Ahraz demeye başlamışlardı birinci seviyede meyve sadece dokunarak müdaheleye izin veriyor (imba olmaması için seviye düşürdüm ) ve istediği müdaheleleri kolayca yapamıyor
East Blue'da küçük bir sultanlık... bir çok bina dumanların içinde kaybolmuş... Yerde yatan çok sayıda asker var. Ve kıyıda bir Donanma gemisi...Penceremden gördüklerim bu küçük ülkeden ayrılma zamanının geldiğini gösteriyordu. Sultanı indirmek için bir darbe planlamıştım ve herşey istediğim gibi olmuştu ama Dünya Hükümeti herşeyi bozdu. Bu ülke içi bir meseleydi ve karışmalarını beklemiyordum... Olan oldu şimdi buradan kaçmam gerekiyordu. Bu sultanlıkta büyü sayıldığı için şeytan meyvesi kullanmak yasaktı ve bu yüzden yıllardır bunu gizli yordum şimdi kaçarken bunu kullanmam gerekicekti. Fakat kafamda gereksiz bir anı canlanmaya başladı: kırkbeş yıl önce yirmili yaşlardayken Ülke Dünya hükümetinin bir parçası oldu ve Hükümet yetkilileri Sultana hediye olarak bir sandık getirdiler. o zamanlar genç bir suikastçiydim ve olanları öğrenmek için tanıdığım bir paşanın konağına gittim. Yollar kandillerle çevrilmişti ve ışıl ışıldı. herkez bu olayı kutlamak için yollara dökülmüştü. Bu kalabalık benim için sorun değildi. zaten ketpiç evlerin çatılarından ilerliyordum yola basma alışkanlığım pek yoktu. Ama kalabalıktan hoşlanmazdım. Meslekî sebepler... Paşanın evine vardığımda pencereden içeriye girdim. Konuşma 20 dakika kadar sürdü. Hükümet sultana bir şeytan meyvesi hediye etmişti fakat bu ülkede onu kullanıcak kadar günahkar bir insan yoktu. Hazineye bir aksesuar olarak konulmuştu. paşayla bir anlaşma yaptık 20. dakikada evden ayrıldım 40. dakikada ise kutlamalar bir anda durdu. Ülkenin vezirlerinden biri suikaste uğramıştı. paşa bir anda vezir olmuştu. Meyve ise benim olmuştu... Bu eski anı içerye giren bir fedainin sesiyle kesildi. Arkamı döndüm hızla ona yoklaştım bana rapor vericekti ama onun boş sözleriyle uğraşmak istemedim elimi omzuna koydum ve anılarını kontrol ettim. Donanma gemisinden inen bir koramiralin görüntüsü benim için yeterli oldu. Birazdan Nizar içeri girdi '' Gemi Hazırlandı. '' Bu iyiydi. '' Hadim Gemide mi ? '' diye sordum '' Evet sultanım.'' Cevabın ardından evimden ayrıldım ve tünellerden kıyıya gittim. Yanımda Nizar ve bir fedai vardı. kıyıya vardığımızda gemiyle aramızda birkaç denizci subayı kalmıştı. Nizar halletmek için hareketlendiğinde ben erken davranıp birinin yüzüne bir tokat attım. Sert bir tokattı fakat yerden kalkamıyacak kadar değil. Temas sırasında anılarını silmeseydim tabii. O sırada diğerlerini Nizar indirmişti. Fakat sanırım fedai onlar için basit bir hedef olmuştu. cansız bedenini orada bırakıp gemiye bindik. 200 Metre kadar uzaklaşmıştık ki: evimin topa tutulduğunu gördüm . Hoş bir manzara değildi. Ama bu ayrılık bana sebepsiz bir rahatlık vermişti...
-- Edited by Ahraz on Thursday 28th of June 2012 05:14:01 PM
-- Edited by Roger on Wednesday 4th of July 2012 10:54:44 AM
Meyvenin özellikleri : Bu meyveyi yiyen kişi lastik adam olur.ancak başlangıçta bu meyveyi yiyen kişi güçlerini tam olarak konrol edemez.bu meyveyi kullanabilmek için birçok antrenman yapabilir.şimdilik sadece kollarını ve ayaklarını kullnanarak uzun menzilli saldırı yapabilir ayrıca bu meyveyi yiyen kişi toplara mermilere ve fizksel vuruşlara karşı dayanıklıdır.
Örnek rp: idrisovic 10 yaşından beri amcası alexanderın yanında antrenman yapmaktadır.idrisovic hergün evdeki işlerini bitirip amcasının yanına gelerek antrenman yapmaktadır.Artık amcasıyla baba-oğul gibi olan idrisovic amcasını çok sevmektedir amcası da hem yeğeni hemde öğrencisi olan idrisovici çok sevmektedir.İdrisovic 15 yaşına geldiğinde amcası onu yanına çağırmıştır.amcası idrsovice çok önemli birşey vereceğini söyleyerek onu odasına çağırmıştır.alexander eskiden bir ticaret gemisi sahibiymiş.yolculuğa çıktığı bir gün ormanda garip bir meyveyle karşılaşmış ve bunun bir şeytan meyvesi olduğunu anlamıştır.alexander bu meyveyi tayfasından saklayarak evine götürmüşütr.alexander odasında ki sandığı açıp içinden garip görünümlü bir meyve çıkarmıştır.ve bunu idrisovice vermiştir.idrisovic şaşkın bir şekilde daha önce görmediği bu meyvenin ne olduğunu amcasına sormuştur.amcası da şeytan meyvesi olduğunu ve bunu yerse özel bir güç kazanacağını söylemiştir,fakat aynı zamanda bu meyveyi yiyenlerin yüzemeyeceğini de belirtmiştir.idrisovic yüzme bilmediğinden bu onun için bir handikap olmamşıtır.idrisovic sevinerek bu meyveyi kabul etmiştir.
-- Edited by Roger on Wednesday 4th of July 2012 10:55:01 AM
Meyvenin özellikleri : Pyskos'un genelde kılıçları döndürerek oluşturduğu teknikleri hem yapmasını kolaylaştıran hemde daha güçlü kılan bir meyvedir . Bu meyve rüzgar oluşturur . Pyskos'un beyaz kılıcıyla birleşince güçlü bir kombinasyon oluşturur . Rüzgar meyvesiyle Pyskos rakibini ağır bir atmosfere sokar yani hareketlerini kısıtlar. Ayrıca kılıcınında hızını arttırır ve söylediğim gibi tekniklerini yapmasınıda kolaylaştırır . Ayrıca Pyskos bu meyveyle bedenini havaya kaldırabilir. Bunu yapabilecek seviyeye gelmiştir ve meyvesinde oldukça ustadır .(bunu rp de anlatacağım) Ayrıca Pyskos rüzgardan oluşturduğu çok kalın olmasada bir zırh tarzı koruma kalkanı gibi bir şey oluşturabilir veya kılıcını rüzgarla kaplayabilir .
Örnek rp: Pyskos 10 yaşında iken . Babasıyla (Pyskos'u kurtaran balıkçılardan biri) balık tutmaya giderler ancak büyük bir fırtına gelir ve Pyskos tekneden düşer , babasıyla ayrılır ve bir adaya doğru sürüklenir . Adada 10 gün boyunca kalır . Ada'nın zengin bir doğası vardır . Her tarafta meyveler, şelaleler , dereler vardır . Pyskos için burası bir cennet gibidir . Pyskos gene bir gün meyve yemek için gezinirken değişik yapıda bir meyve görür . Ancak bu meyve herhangi bir ağaçta yetişmemiştir . Bir sepetin içinde durmaktadır . Pyskos meyveyi alayım derken sesler duymaya başlar . Biraz daha ileriye giden Pyskos adanın öbür ucunda bir korsan gemisi görür. Çok korkan Pyskos garip bulduğu meyveyide alıp kaçar .Pyskos bu meyveyi korsanların bıraktığını düşünür ama meyveyi korsanlara vermek istemez . Korsanlar aslında meyveyi düşürmüştür . Pyskos'un o duyduğu seslerde meyveyi aramaya gelen korsanların sesleridir . Meyveyi bulamayan korsanlar çıldırır ve gemilerini bırakıp meyveyi aramaya başlarlar . Bunu fırsat bilen Pyskos korsan gemisinide alıp adadan kaçar . Babasıyla pek çok kez balık tuttuğu için denizde pek zorluk çekmez ama açtır . Bu yüzden garip meyveyi yemeye karar verir .Pyskos bir süre sonra tekrardan acıktığını hisseder ancak yapacak bir şey yoktur bu yüzden tüm dikkatine denize vermeye yoğunlaşır ancak denizde hiç rüzgar yoktur. Canı sıkılan Pyskos daha çocuk olduğu için eliyle rüzgar oluşturmaya çalışır kendi çapında eğleniyordur ama Pyskos elini gitmek istediği yöne doğru ne kadar hızlı atarsa o kadar hızlı ve güçlü bir rüzgar çıktığını görür . Buna anlam veremeyen Pyskos gülmeye başlar ve ileriye doğru yaptığı hareketleri gemiyi hareket ettirmek için değilde kendini hareket ettirmek için de kullanmak ister . Eliini yere doğru hızlıca savurur Pyskos birden havalanır ancak dengeyi sağlayamayan Pyskos yere yapışır. Pyskos bunu bir daha dener , dener , dener ve en sonunda ustalaşır . Tam o sırada Pyskos babasını bulur ve bunları açıklar babası bunun Şeytan meyvesi olduğunu Pyskos'a söyler ama Pyskos için şimdilik bu bir oyundur . Ne tür bir lanet içinde olduğunu daha farkedememiştir .
Pyskos un meyvesinde bu kadar ustalaşmasının sebebi ise bunu küçük yaşlarda keşfetmesi ve oyun olarak görmesidir . Ayrıca Pyskos için uçmak müthş bir duygudur :)
-- Edited by Pyskos Lysromnia on Thursday 28th of June 2012 04:25:34 PM
-- Edited by Pyskos Lysromnia on Thursday 28th of June 2012 04:28:43 PM
-- Edited by Roger on Wednesday 4th of July 2012 10:55:55 AM
Meyvenin İsmi :Hana Hana no Mi(Robin'in meyvesi) [Onaylandı]
Meyvenin özellikleri : (Herhangi vucud organını görüş alanındaki herhangi bir yerde çıkarmak. İleride kopyalama gibi özelliklerde geliyor. Hepiniz biliyorsunuz zaten.)
Örnek rp: (P.m olarak yollandı.)
-- Edited by Roger on Wednesday 4th of July 2012 10:57:17 AM
örnek kullanım rpsi:(benim karakterimden farlı bir karekterdir ve bu karakter meyvede çok usta) Çok sinirlenmiştim. Benim bir arkadaşımı öldürmüşlerdi. Ve ben bu olayı meyvemi kullanarak öğrenmiştim. Herşey sanki gözümün önünde olmuştu. Arkadaşım yolda yürürken silahlı bir adam yolunu kesip para istemişti. Arkadaşım vermeyince adam onu öldürmüştü. İntikam almak için meyvemi kullanıp o adamın doğumundan şimdiye kadar hızlıca izlemiştim. Bu bana 1 güne mal olmuştu. Ama en sonunda adamın korktuğu tek şeyi bulmuştum. Adamın takıldığı yere gittim. Çok zengin görünüyordum. Adam elbetteki benide soymaya kalktı ama adamın korktuğu şeyi biliyordum. Adam yılandan ölümüne korkuyordu. Hemen cebimdeki ölmüş yılan kafasın çıkarıp adamın yüzüne attım. Adam cansız olsa bile yılan kafasının kendine doğru geldiğini görünce elindeki silahı yere düşürdü. Bende silahı ani bir hamleyle yerden alıp adamın cebine ateş ettim. Çünkü adamın cebinde birtane daha silah taşıdığını biliyordum. Adam artık silahsız kalmıştı ama ben intikam istiyordum. adamın beynine tek bir kurşun sıktım. Ama bu bana yetmemişti. Bende silahın içindeki tüm kurşunları yerde yatan adamın bedenine dağıttım.
Meyve adı:Doro Doro no mi. Özellik:Her yerden kapı açabilir.(Blueno meyvesi.Fazla açıklama gereği duymadım çünkü biliyoruz.)
Rp:Dinlenmek için küçük bir adanın yanına gemiyi koymuştum kafamı geminin dümenine yaslamış sigaramı içiyordum.Ardından bir çatışma sesi duydum.Bu küçük adanın içinde kim yaşıyabilir ki?En sonunda gidip bakma kararını aldım.Kılıcımı özel yerinden aldım.Ve sese doğru gittim.Karşıdaki adamlar birbirleri ile kavga ediyorlardı.Ben dikkatlice baktığımda bir adamın sırtında korsan bayrağı olduğunu gördüm.O adam bağırarak ''O meyveyi bana ver John!Yoksa seni buracıkta öldürürüm''.Öbür adamda ''Sen ne cürretle bana emir verirsin!Sen sadece bir nişancı...'' derken korsan bayrağı olan,o adamı silahıyla vurdu.''Seni uyarmıştım John sen kesinlikle korsanlar kralı olacak kişi değilsin.Artık bu meyve benim bu meyveyi yiyerek Korsanlar Kralı ben olacağım One Piece benim olacak!''Diyordu Hemen kılıcımı çıkardım o adamın arkasından yaklaştım ve hızlı bir şekilde koşarak onu kestim.Adam taş kesilmişti ama kan çıkmıyordu.Kılıcımı kınına koyarken''Bakalım Korsanlar Kralı yapacak meyve neymiş?Korsanlar Kralı olmak umrumda bile değil ben sadece gücünü istiyorum.''Dedim.Meyveyi yanıma aldım.Gemiye doğru gittim.Gemiye vardığımda.Oturup meyveyi yedim.Ve sonraki gün gücünü farkettim ben bir Kapı Kapı Meyvesi yemiştim.
Meyvenin özellikleri :Bu Meyveyi Yiyen Kisi Yumruk Attıgında Carpan Kisiye Bir Top Mermisi Capmıs Gibi hasar Alır [Yani Top mermisi Gibi Patlama] Ayrıca Bu kisi Bu Meyve Sayesine Attıgı Her yumrugun istedigi gibi Patlamasını Saglar Bu Kullana Cıplak Elle dövüsenler icin Avantaj Saglar Ayrıca Yumrugu Dısında Vücudunun Her Uzantısında Bu patlamayı Yapabilir [Ayak.El] Ayrıca Bu Patlama Sayesine bircok Silah Engelliyor
Örnek rp:Her Zamanki gibi antremanımı Yapmıs Ormanda geziye Cıkmıstım Temiz Hava Beni Acıktırmıstı Yiyecek bisi burmak icin ormanın Asagısına Dogru İniyorum eniz Kenarında 5 6 Kisilik Korsan TayfasıKuma Bisi Gömüyor Ve Kavga Ediyordu Altın diye üsünüm Ve Pusu Yattım Korsan gitmesini bekliyordum Ama Nedense Kavga ediyorlardı Sisman Bir Adam İcine seytan var Denize Atalım iye bagırıyordu O Anda Kaptan Gibi Giymis Adam kılıcını Mdiesi Sokalak Sisman Adam öldürdü Be Bu Bizi Zengin Edecek dedi Bu Olay Beni Heycanlanırdıyordu 1 Saat sorna korsanlar ordan gitti Ve Kosarak Kumu Kazık emir Yapılmıs Sanıgı Kıcarım Acamaım Anahtarı yoktu Tek Yol Cok Saglam bir Yumruk Sanık param Parce Ettim Altın Beklerken Hic görmeigim tarzda boyalı bir meyve Görüm ve İcimden Bu Adamlar Enayi diyerek Meyveyi Yedim Ama Deminki korsanlar Bana Bakalar Bagırıyor Napıyorsun Seni öldürecem Dİyerek Bana Dogur geliyorlardı Gelin Bakalım Diyerek Durusumu Aldım Ve Kaptana Benziyen herif Bir yumruk Caktıgımda Elime Bir Patlama Oldu buna Cok Sasırmıstım Patlama Yüzünden Yüzü Yanan Kaptanı Gören Adamları Alarak Kacmaya Basladı o Olay beni CoK Etkilemisti Kısa bir Alastırma Sornasında explosion explosion Fruit Meyvesi yemeyi Ögrenim ama en cok sevdigim Sey olan yüzmeyi bir daha Yapamıyacaktım
Bloodun meyve onaylandı (ismini yazmaya üşendim ) başlangıçta düşük seviyedeki patlamalar yapabiliyorsun. Ve yaptığın patlamalar sanada itme uyguladığı için çok yorucu bir kullanımı var
meyvenin gücü:meyve gölge meyvesidir ancak longia tipi saldırıda gölgeye dönüşmemektedir bu sadece gölgelerin içine girmeye yaramaktadır ve bağlantılı gölgeler arasında normalden hızlı bir şekilde seyehat etmeye yaramakta ve siyah rengin olduğu bölgeleri rakibi savunmada zorluk çeker eskisi gibi aktif savunamaz ancak bu yeteneğin bir bedeli vardır çok aktif bir şekilde kullanırsa meyveyi bir gün ile bir hafta arasında kör olur ancak yüksek seviye kullanması için çok çalışma gerekmektedir ilk kullanışıda şans eseridir yanlış şekilde kullanılırsa ölüme bile neden olabilir
henrynin ailesi genç yaşta öldürülmüştü hikayesnie bakıldığında denize açılmasının üstünden iki ay geçmiştir bu sürede korsanlarla pek karşılaşmamıştır fakat karşılaştıklarınında sonu iyi olmamıştır ikinci ayın sonunda ailesinin öldürüldüğü adaya gitmeye karar verir babası eski bir denizcidir hatta bir denizcinin katledilmeside korsan olmasında etkilidir eskiden çok güçlü olduğu amirallerden eğitim aldığı söylenilen bir marine albayıdır evde gezinirken eski oyuncak kutusunu görür annesini hatırlar annesi onunla hep oyun oynarmış fakat annesinin yüzünü hatırlayamaz hafif ağlamaklı olur evin içinde ilerlemeyue devam eder babasının oturma odasındaki masasını görür masanın bacaklarının arasıdna gezdiğini babasınında ona tak tak diyip onun ne var be burdayım diyip gülüşünü hatırlar annesinin fırında yapmış olduğu o güne dair yanık kekleri görür kilere gider kiler dağılmıştır zaten eski yiyeceklerde çotan küflenmiştir yavaştan akşam olmaktadır morgan burada gecelemeye kararverir küçük teknesinden battaniyesini yastığını alır eve giderken tavernadan bir küçük fıçıda bira alır akşam hüzünlü bir şekilde içerken oyuncak kutusuyla oynar kutunun içinde garip şekilli bir elma vardır siyah bozuk gibi duran bir elma sonra bunn babasının sabahlarak adar hararetli tartışmalar yapmasını sağlayan meyve olup olamıycağını düşünür şehir kütüpanesine gider araştırmaları doğrudur meyve kage kage no mi meyvesidir gölge yaratma değilde olanı kullanmaya yaramaktadır sonra marine karagahına doğru yola çıkar önüne geçmeye çalışanları çıplak elleriyle öldürür bu şekilde az ses çıkar içinde bir şüphe vardır karargaha girdiğinde belgelerde tahmin ettiği üzere clint henry yani babasının adını görür ve şok geçirir babası meyveyi marine e iyade etmek istemediği için katledilmiştir ve bu onun korsan olma ateşini arttırır bir şiddetle dışarı çıkarken marine askerleri önünü sarar kapıyı içeriden kitler fakat çok geçtir tek çaresi meyveyi yemektir meyveyi yer ve tüm geyeyi gölgede geçirerek hayatta kalır ertesi gün duvar gölgesi geri geldiğinde hızlıca kaçar annesinin ve babasının mezarını sonkez ziyaret edip intikam yemini eder
-- Edited by MorganHenry on Thursday 12th of July 2012 09:16:28 AM
-- Edited by MorganHenry on Thursday 12th of July 2012 09:18:11 AM
Meyvenin özellikleri: Not: Bu meyve Ben Yem iyeceyim Silahım Yiyecektir Bird (Kuş) Bu Meyve Sayesinde Kullandığım Silah kusa Dönüşebiliyor [Güvercin] Ayrıca Uçma Özelliği Sayesinde Silah mesafesi [5.10 Metre Artıyor Bence 7.5 Diyelim Arayı Bularım] Ayrıca Kusa Dönüştüğü An Arkasındaki Zincirleri Tek Sahibi Görebiliyor [Bu olmasa Anlamı Olmaz] Chain (zincir) Bu Özelliği Sayesinde Silah Zincirleri Ne kadar Kesilirse Kesilsin yerine Aynı tarz Zincir Çıkıyor Kısaca: Kusa Dönüşme-5.10 Metre Arası Uzama-Zincir Tek kullanıcısı Görebilme-Yeniden Çıkma Yani Zincir Kus Meyvesi :)
Örnek rp: Bu Sene 17 Girmiştim Ve okulun En iyi Öğrencisi Bendim Ama Bu Seneki Yarışmayı kazanmam Gerekiyordu Okuldan Mezun Olmak İçin Ama Bu Sene Çok garip Şeyler Vardı kimse Benimle Konuşmadığı için -Bu konuya Sonra deginecem- yarışmadan 1 Gün Önce Duymuştum Şeytan meyvesi verecekleri Birinciye Ayrıca ya kendimiz Yada Silah Yedilebilirdik Kimse 1 Numara Ben Olduğum İçin benle konuşmazdı bu is Beni kitap okumaya Sürüklemişti Okuduğum Bir Kitapta Görmüştüm Bu Meyve Tarzını Her gün 5 dövüş olacak 4 Günde 20 Dövüş Olacak son dövüş 5 Gün idi bütün Zengin Kişiler Bu Dövüşü İzlemeye Gerildi Sanki Bir hayvan gibi Bize Davranırlardı Biz onların Küçük maymunları İdik Ben 20 e 20 yapmıştım Kan Gövdeyi götülürken ben Hiç bir Rakibimi Öldürmemiştim Son Gün geldi Çattı
5 Gün Final Maçı Wanted Ws McGronk Dünya Ninja Okulu Mezuniyet Final maçı İdi Rakip Anlatmak Gerek İse 17 Yasında Ayı Gibi güçlü Zayıf ve Yavaştı [Güç 12 Dayanıklılık 4 Çeviklik 4] Eğer Yakalar İse Beni Ezeldi Ama Hızım Ve Stat Eşitliği Ona Göre Avantajımdı Ayrıca Silahım Silahımı Tanıtayım: İlk Ninja Tarafından Özel Demirden Dövülmüş 10 Gün 10 Gece Ejderha Kanında Bekletir misti Bu olay üzerinden 250 yıl Geçiyor Tabi 2 Adet Çok keskin kılıç tipli Orak Saf Metal-Ve Gümüş Yapılmış Zincire Sahipti Bu Silah Sahibini kendi Seçiyordu 65 Yıl Sonra Beni Seçmişti Dövüş Düşman Elinde Baltasını Çeviriyordu Havayı yaran büyük bir Alet İdi Birden Yere Vurdu Ben İse Kanlı kus İle [Silah Adı Bu] Elimde Çeviriyordum göre Bir Zarafet Yoktu bu silahlarda Sanki Bir Ejder Gibi Boynunu Eymiş Sahibinin Sözünü Beklerken Düşmanı Öldürmek İçin Can Atıyordu Dövüş Başladı Amacım Onu Koşturmak Zayıf Düşürmek İdi Ama Birden Önünde Bana Çok Sağlam Balta Vurdu Son Anda Sol Ayağımdan Güç Alarak Sağa Atabirmistim İste O An Benimdi Pusuda Bekleyen Ejderhamı Üstüne Saldım Sol Elimdeki orak İle Ayağını Tuttum Yere Düşürmüştüm Sonra Sağ Elimdeki Ejder Bicici[Orak] Çekip Elime Aldım Ve Rakip Ayağa Kardırdım Orak Örge Bir Vurdum ki Oran Boğazını Derip Geçti Ve Yandaki Zengin Züppe Yüzüne Sıçradı Hava Kar kalak NeYapıyorsun Küçük Fahişe Dedi Ejder Bicici Kaldırıp Bir Bakış Attım Yerine Oturdu Aynen Bir İt Gibi Yerine Tünedi
__________________
Spoiler
Adı:Wanted
Ödülü\Rütbesi : 0
Silahı:Celik Kus
Mesleği:Yok
Meyvesi:Chain Bird No Mi
Tayfası : Nightmare Korsanları
Karakter Statları : Güç:5 Çeviklik:10 Dayanıklılık:5+1
Meyvenin Özellikleri : Meyve kullanıcısına kullandığı silahı güçlendirir. Daha doğrusu kullanıcı kılıç kullanıyorsa kılıç çevresinde bir katman oluşturarak kılıcın keskinliğini arttırır.Aynı şey pistoldede geçerlidir merminin çevresinde katman oluşturarak daha fazla zarar vermesini sağlar.(karakterimiz geliştikçe yeni özellikleri ortaya çıkacaktır)
ÖRnek rp :
Akira eğitimini aldığı Haru 'nun yanında büyümüştür.Haru ölümüne yakın Akira ya elindek i endeğerli şey olan Tenkan Tenkan meyvesini vemiştir ve demiştir 'eğer bu meyveyi kullanırsan gerçekten büyük bir dövüşcü olacaksın ama denizlere zaafın olacak bunu iyi kullan' Akira bunu ilk başlarda kullanmamamıştır çünkü denize girmeyi yüzmeyi çok sevmektedir.Hatta satmayı bile düşünmüştür.Ancak daha sonra bir gün yolu korsan limanlarından birinden geçmektedir .Orada saldırıya uğrayan birini görmüştür Ve kendi gücüyle ona yardım etmek istemiştir ama korsan baya kalabalık ve güçlüdür başa çıkamaz ve vazgeçer tam geri kaçarken tartaklanan kişinin çocuğunu görür gözlerindeki bakış kendi küçüklüğünü hatırlatır.Eskiden çektiği anne babasızlık aklına gelir o çocuğa acır ve o anın gazıyla tek seçeneği olan tenkan tenkan meyvesini yer ilk başlarda nasıl kullanılacağını bilmez ama dövüş sırasında çözmeye başlar.
ONAY BEKLİYOR...
(MorganHenry sende bida paylaş görülememiştir şimdi görürler.)
-- Edited by umut1707 on Saturday 14th of July 2012 10:12:01 AM
__________________
Spoiler
Adı : Akira HİROSHİ
Ödülü : 8.000.000
Para :1000
Silahı :Katana-Pistol
Mesleği : Korsan
Meyvesi : Tenkan no mi
Tayfası : Akira Korsanları Kaptanı
Karakter Stadları
Güç :6+1 Dayanıklılık:6 Fırlatma : Germe: Ateşli silah :+1 Çeviklik : 8
Refleks : +1 İz Sürme : Yön Bulma : İlk yardım : Mühendislik :
Yetenek Stadları
Meyve: 1 +1 Meslek: Silah ustalığı : 1 Liderlik:+1 Talimcilik:
Kırılma olayı çok güçlü olur sonuçta adam sana yaklaşamaz tavsiyem yanında yedek zincir taşıman bu arada şimdilik 4 metre meyvede ustalaştıkça daha uzağada gönderirsin
Hegane Hegane no mi Vücüdundan çelik üretip şekil verme yeteneği kazandırır. Mr.1 gibi çelik değildir. Sadece çelik üretip, şekil verir.
Spoiler
Bu ne amına koyayım. Yaşlı piçten ders alıcam diye ebemi sikiyor. Silah bile vermeden bana ok atıp duruyor. Silahları arkasında. Onu geçip arkasından silah almalıyım. Ahh. Bir tekme daha. Hay sikeyim. Adam ayağını bile kıpırdatmadı. Nasıl alıcam boktasn silahı. Bir kaç saat sonra. "Ulan piç. Bu kadar zayıfsan benden silah bile alamazsın. Başka bir yol bulmak lazım." "Ne yolu lan buruşuk göt. Seni kendim de yenerim." "Ustana karşı saygılı ol lan göt. Eve gidiyoruz gel." Eve vardıktan sonra. "Al lan bu zıkkımı ye." "Bu ne lan buruşuk göt." "Ye işte amına koyayım. Bir kere sorgusuz itaat et. Sana güç verecek bu zıkkım." "Meyveden güç mü alınırmış sokayım. Neyse... Hay sikeyim ne boktan tat bu. Dalga mı geçiyorsun buruşuk göt." "Sus lan çük beyinli. Şeytan meyvesi bu. Sana güç verecek. Doğru hatırlıyorsam demirle ilgili bir şeylerdi. Bu meyve sana demir üretme gibi bir sik verecek. Hatırlamıyorum amına koyayım 10 yıl oldu." "Buruşuk göt. Buna inanmamı mı bekliyorsun. Madem öyle sen niye yemedin sikik meyveyi." "Bu meyveyi yiyen yüzemez amına koyayım. Yüzmeyi seviyorum. Kalçama böyle güzel şekil verdim bak." Döner ve götünü açar. "Hay aq harbiden pürüzsüz. Vücüdunda yaşlanmayan tek yer ay gibi parlayan götün yaşlı piç." Neyse zıbar hadi. Yarına kullanabilir hale gelebilirsin...
Hagane Kai'nin meyvesi için yeni düzenleme çelik meyven sayesinde istediğin kadar çelik üretebilirsin ve istediğin kadar mesafe'ye fırlatabilirsin bu tür kısıtlamaların yok mr.3'ün meyvesinin çelik hali. fakat Şekillendirmede henüz çok kötüsün Okların silindir çubuklara benziyor. ice metallerin çok kırılgan. bunu dışında meyven sıcaklıktan çok etkileniyor. Günlük sıcaklıkta salgıladığın metal çok hızlı bir şekilde donuyor. yani balmumu gibi kafana göre şekillendiremiyorsun. Meyve yeteneğini geliştirdikçe bu konuda kendini geliştrirsin
Zombi meyvesi onaylandı Başlangıçta sadece kendi üzerinde etkisi var. Ve kullandıkça senide zombileştiriyor yani Yavaş hareket etme ve düşünme gibi yan etkileri var. Her hangibir yaranı iyleştirebilirsin fakat yaraların güneşte yanıyorlar.
Sen vücudunda bir yeri iyileştirmek için meyveni kullandığında aslında o bölgeyi geçici olarak zombileştiriyorsun. Vücudunun ne kadar bir kısmı zombi olursa sende bir zombiye o kadar yaklaşırsın. Ve yavaşlarsın
Sanırım bu belli bir süre içierisindeki yan etkisi oluyor. Bir dövüşte yara aldığında yara iyileşiyor ve yan etki olarak yavaşlıyorsun. Ama dinlendikten sonra yan etki geçiyor tabi ki yaranda iyileşiyor...
Sanırım bu belli bir süre içierisindeki yan etkisi oluyor. Bir dövüşte yara aldığında yara iyileşiyor ve yan etki olarak yavaşlıyorsun. Ama dinlendikten sonra yan etki geçiyor tabi ki yaranda iyileşiyor...
Vücudunun ne kadar bir kısmı zombi olursa sende bir zombiye o kadar yaklaşırsın. Ve yavaşlarsın
__________________
Spoiler
Adı:Wanted
Ödülü\Rütbesi : 0
Silahı:Celik Kus
Mesleği:Yok
Meyvesi:Chain Bird No Mi
Tayfası : Nightmare Korsanları
Karakter Statları : Güç:5 Çeviklik:10 Dayanıklılık:5+1
o zombi şeysi aslında öldükten sonra diriltmesiydi. Yanlış yere çekilmiş. meyveyi kullanmıyorum ben, zaten kendi kapanıyo yaralar. Meyvenin amacı bu zaten.
Durum haganenin dediği gibi yaralar tam olarak iyleşene kadar bir yan etki. Örneğin Meyve kullanıcısının dövüşsırasında kolu omzundan itibaren kılıçla kesildi. Kullanıcı kolunu alıp tekrar omzuna takabiliyor ve omuzdaki yara yavaş yavaş iyileşmeye başlıyor. Yara iyileşene kadar yaralı kısım güneş ışığında yanıyor ve yaralı kolun kontrolü tıbkı bir zombinin kolu gibi yavaş ve reflekssiz. kol tamamen iyileştiğinde bu durum ortadan kalkıyor.
Meyvenin Özellikleri : Paramecia türü olan bu meyve insana kartalın özelliklerini kazandırır. Kartala dönüşmeden onun özelliklerini ortaya çıkartarak kullanabiliyor.
Örnek Rp: Yine güzel bir yaz sabahıydı. O gün erken kalkmıştım. Gökyüzü masmavi ve çok aydınlıktı kuşlar ise havada süzülüyor ve sesleri tüm adaya yayılıyordu. Bir an kuşlar gibi olmak istediğimi farkettim havada süzülmek özgürce takılmak... Sahil kenarına vardığımda limanda bir gemi gördüm. Daha önce gördüklerime hiç benzemiyordu. Çok uzaklardan gelmiş gibiydi. Etrafıma bu geminin kime ait olduğunu sormak için bakınırken garip birisi yanımda belirdi aniden. "Selam genç adam bugün senin şanslı günün" dedi. Şaşırdım ve "Şanlı gün ha.. Bugünün neresi farklı dünden" dedim. Adam sırtımdan hafifcene ittirerek yürümeye başladı ve "Farklı çok farklı" dedi. Ben biraz ürperdim ancak onunla beraber yola koyuldum. Beni limanda gördüğüm gemiye bindirdi. Gemi çok değişikti. İçinde çeşit çeşit hayvanlar bulunuyordu yılan,maymun, köpek,kuş... Beni bir odanın içine soktu ve " burada bekle ve hiçbirşeyi karıştırma" dedi. Sanki beni esir tutuyorlarmış gibi hissettim ancak herifin sözlerini dinlemek zorundaydım çünkü kendimi savunacak bir silahım bile yoktu. Adam sonunda geldi ve "Sana artık ihtiyacımız kalmadı" dedi. Ben " Ne oluyor hani şanslıydım ve ne demek ihtiyacımız kalmadı" dedim. Adam " Seni öldürmediğime dua et pislik" dedi ve beni odadan sürüklemeye çalıştı. Gemini güvertesine geldiğimizde yola çıktığımızı farkettim. Denizin ortasındaydım yanımızda bu gemi kadar büyük bir gemi vardı ve gemideki adamında artık bana ihtiyacı kalmamıştı. Büyük ihtimal denizin dibini boylayacağım diye düşünürken adam "alın bunu altaki benim odamın yanına koyun" dedi. Güvertede iki kişinin karşılıklı konuştuğunu gördüm ve bir adamın elinde küçük bir sandık vardı. Sandığı açtı ve içinde garip bir meyve vardı. O sırada aklıma hocamın anlattığı şeytan meyvesi geldi. Belki de tek kurtuluşum odur diye düşünürken beni alt kata indirdiler ve kapıyı üstüme kapattılar. Aradan bir iki dakika geçtikten sonra yukarıda silah sesleri ve çığlıklar duymaya başladım. Ardından gelen bir iki dakika içerisinde kalıplı bir herif odamın kapısını kırarak açtı. Yandaki gemi meğerse denizcilermiş ve bu gemideki adamın ödülü varmış. Denizciler adamı sordular ve beni oraya götürürken kaptanın elinde gördüğüm sandığa doğru bakarak " Kaptan o sandığı ne yapacaksınız o bana dedemden kalmıştı bu adamlar onu benden çaldılar" diyerek yalan söyledim. Kaptan bana bakarak" Deden mi deden bunu nerden bulmuş olabilir ki?" Ben de ustamın bana anlattığı bir kaç grandline hikayesinden birini değiştererek anlattım. Kaptan bana inandı ve sandığı verdi. Bir kaç saat ardından adama varmıştım. Denizcileri seleamlayarak evime doğru yol almaya başladım. Eve girdiğimde sandığı açtım ve garip ve üzerinde spiraller olan bir meyveydi. Bunu yiyenlerin yüzemeyeceğini biliyordum ancak bilmediğim şey küçük bir parçasını alsan bile o meyvenin özellikleri sana geçerdi. İşte bu yüzden merakıma yenik düşüp meyveden bir ısırık almıştım.
-- Edited by Gokudera on Thursday 19th of July 2012 10:48:22 AM
-- Edited by Gokudera on Thursday 19th of July 2012 05:42:53 PM
-- Edited by Gokudera on Thursday 19th of July 2012 05:51:30 PM
Meyvenin özellikleri:Bu meyve sahibine bir şahin olma özelliği bahşediyor. Vücudu tamamen şahin halini alabiliyor ve kullanıcı eğer isterse şahin olmadan da şahinin bir özelliğini şahine dönüşmeden kullana biliyor. Şahin görüş gücünü, kanatlarını, hızını ve gücünü alabiliyor ama sadece tek bir özelliği tam dönüşüm yapmadan kendi normal vücuduna getirebiliyor.
Örnek rp: Gözlerimin önüne o mutlu günler geliyordu, tam bir aileyken ki o mutlu günler. Kardeşimle birlikte kurduğumuz o mutlu hayaller aklıma geldikçe ilk günkü gibi heyecanlanıyordum, ama maalesef hiç bir şey eskisi gibi değil paramparça olmuş bir aileydik. Geçmişi yad edip geçmişe bağlı kalmak bana bir şey sağlamıyordu maalesef şimdi ileriye bakıp kardeşimle kurduğum o büyük hayallerde gitmeyi istiyorum. Şimdi babamla birlikte yaşadığım evde amaçsızca oturuyorum yapacak bir şeyimin olmaması gerçekten çok can sıkıcıydı. Dün lokantada salata yaparken sol elimi yanlışlıkla kesmeseydim şuan bu sıkıntıdan kurtulmuş olacaktım ama işte kaza dediğimiz olay böyle nalet bir şey. Evde böyle amaçsızca durmak tarifi verilemeyecek kadar sıkıcıydı, sargıda olan sol elimdeki parmaklarımı hala tam olarak hareket ettiremesem de dışarı çıkmak istiyordum. Pencereden dışarı bakmak bana yetmiyor adeta doğa beni çağırıyordu, babamın tavsiyesini dinlemeyip evden dışarı çıktım. Hava oldukça güzel, gökyüzünde hiç bulut yoktu Güneş ne çok fazla yakıyor nede üşütüyor bugün oldukça nadir gelebilecek bir gündü. Evimiz şehirden uzaktı biraz lokantamızda şehirle ev arasındaydı lokantamız bulunduğu yer bakımından oldukça tutulan bir yer halini aldı. Benim şimdilik ne şehirle nede lokantayla bir işim yoktu hemen deniz kıyısına gidip yüzmek istiyordum. Evin tam çıkış kapısının önünde durup yanıma aldığım şeyleri kontrol ediyorum 1 çift terlik, 1 kısa short, büyük boy havlu ve en sonuncusu ve en önemlisi suyun altını görebilmem için su altı gözlüklerim. Suyun altında yüzen balıkları görmek için heyecanlanıyordum hemen evin kapısını kilitleyip denizin kıyısına doğru koşmaya başladım. Eve yarım saat yürüyüş mesafesinde olan kıyı oldukça güzel bir yer deniz sanki sonsuz muşçasına önünde durur, dalgalar ise kıyıyı ağır bir şekilde buluşur, sırf bu manzara için bile her şeyimi verirdim. Orayı düşünmek bile bana heyecan vermeye yetiyordu ve artık uzaktan denizi göre biliyordum, dalgaların kıyıyı dövüş sesini bile yavaştan duymaya başlamıştım. Koşa bildiğim kadar hızlı koşmaya başladım ama ayağımı burkup yere düşmeme neden olmuştum ve sol elimi de yere çarpmıştım o anki yaşadığım acı tarifi bile verilemezdi. Yüzümün üstüne düşmek, böyle manası olmayan bir acıya yol aça bileceğini kim bile bilirdi ki? Kafamı sol tarafıma doğru çevirdim ve elime baktığımda konuyordu ve oldukça acıyordu, ama bir şey daha fark ettim sol tarafımda çalıların altında bir el dışarı doğru çıkmış ve öylece duruyordu. Hemen yardım edebilmek için son kalan gücümle yerimden kalktım ve “ Orda kimse var mı?” diyerek çalıları araladım ve yerde yatan cansız bir bedenle karşılaştım, elinde sıkıca tuttuğu çaput la sarılmış bir şey vardı ve çaput un üstünde bir not. Okadar şaşkındım ki ne yapacağımı bilemedim ama bir yandan da o çaput un içinde ne var onu da merak etmiştim. Ceset mos mor geçmiş bir şekilde duruyordu elindeki çaputa sarılmış şeyi alıp hemen kaçtım oradan çünkü benim başıma da kalabilirdi. Cesetten bayağı bir uzaklaştıktan sonra çaputu açtım ve içinden garip bir şey çıktı hiç görmediğim bir meyveydi bu ve kendimi yenemeyip meyveyi yemeye başladım oldukça garip bir tadı vardı, şimdiye kadar yediğim hiçbir şeyle kıyaslayamıyordum. Bir yandan da üstünde bulunan not dikkatimi çekti meyveyi yedikten sonra onu okumaya başladım “Bu meyve şeytan meyvesidir, yiyen kişiye şeytanın özelliğini verir ve hayatı boyunca lanetlenir. Bir daha denize giremez ve yüzemez normale dönmenin hiçbir yolu yoktur.” Yazılanları okuduktan sonra beynimden aşağıya kaynar sular inmeye başladı. Hayatım boyunca bir daha yüzememek mi? Nalet olsun ben ne yaptım? Bunu babama nasıl açıklayacağım ve ben ne yapacağım? Kahretsin bundan sonra şeytan içimden bir parçam olacakmış ben ne yapacağım? Bu pişmanlık dolu ve zamanı geri almak istercesine konuşmaların artık hiçbiri işime yaramayacak nalet olsun.! Ağır ve ümitsiz adımlarla evime doğru gitmeye başlamaktan başka bir çarem yoktu maalesef.
Meyvenin İsmi : yume yume no mi (hayal hayal meyvesi)
Meyvenin özellikleri: Dokunduğu kişiye halüsilasyon gördürtür ve zihnini okumayı sağlar ve paramecia bir meyvedir.
Örnek rp:9 yaşındaydı en yakın arkdaşı Osamani ile ormanda geziyordu ve kapalı bir sandık bulduk hemen onu alıp şehrin içine kaçtık ve onu açtığımızda meyve kıvır kıvır şekilleri olan bir şeydi Osamani bana döndü ve bu şeytan meyvesidir ve lanetlidir eğer işin ucunda ölüm kalım yoksa bunu yememeliyiz dedi ardından onu çantama alıp yola devam ettik ve ormana tekrar girdik 3 tane adam vardı karşımızda ve 3üde kalıplı adamlardı bu yüzden onları yenemezlerdi ve ortadaki kendini tanıttı ben dağ haydutu Clevery eğer bana bütün paranızı verirseniz sizi sağ salim bırakırız demişti ama ikimizin üstündede para yoktubizim paramız yok dedim haydut ise O zaman canınızla ödeyin diyip kılıcını çekti ve Osamani'ye salladı ve ardından Osamani yere yığıldı ve kanlar içindeydi bana dediği tek dediği şey meyveyi ye ve kaç oldu meyveyi çıkarıp yedim çok acıydı hiç sevmemiştim ama bir şey hissetmiştim içimde. haydut omzuma dokandığı ve o yediğin şeyle bizim aramıza katılabilirsin demişti bende o sinirle haydutun elini omzumdan attım ama bir şey oldu aklıma korkunç bir şey geldi ve bir anda adamlar bunlarda ne dedi 10 taneye yakın hayalet tarzı birşeyler vardı ama bunları Osamani görmemişti yoksa o meyve miydi bu hemen Osamaniyi hastaneye götürdüm ama kan kaybından vefat etmişti bende ağlaya ağlaya onu mezarına gidip ona çok güçlü biri olup kimsenin bana atarlanamayacağı bir dünyada yaşayacağım diye söz verdim.
Örnek rp yetersizdir, onaylanmamıştır. Ayrıca meyve imba bir meyve, meyveyi değiştirmenizi yada gücünü azalmanızı tavsiye ederim. Ayrıca daha fazla açıklama....
Şeytan Meyvesinin Adı:Solar Solar No mi Şeytan Meyvesinin Türü: Paramecia Şeytan Meyvesinin Görünüşü:Güneşin dünyayı bu kadar mükemmel bir şekilde aydınlatırken, adını taşıyan böyle bir meyvede güneşin kendisini unuttuğu bu kadar belli olamazdı. Karanlıkta siyah bir kediden bile daha kolay kaybolabilecek tek şey heralde bu meyvenin kendisiydi. Zifiri karanlık ve gece olduğunda yıldızlar arasındaki o karanlık boşluğu anımsatıyordu, bu derin karanlık ne kadar güzel gözükse de bir o kadarda insanı korkutuyordu. Senki canlanıp, senin onun yemen gerekirken o seni yiyecekmiş gibi duruyordu. Normal biz hindistan cevizine benzesede kabuğu bir muz gibi soyulabiliyordu. Karakteriniz çoktan yaratıldı ve onaylandı mı?: Karakter yaratıldı onay bekliyor Karakteriniz meyveyi nasıl ele geçirdi:Bir hangarda ayağı takılıp bulmuştur, uzun süren bir yolculuk olduğu ve kimsenin onun gemi de olduğundan haberi olmadığından açlığa yenik düşmek istemediğinden yemiştir. Yeteneğinizin Açıklaması: Temel olarak güneş enerjisini ele almaktadır. Güneş enerjisi ile yapılabilecek olan herşeyi yapabilmektedir ki şuan ki seviyesi ile ne yapabileceği hatta küçücük bir enerji topu bile oluşturabileceği söz konusu bile değildir. Kontrolü zor olmasına rağmen iki tarafı keskin bir bıçak gibidir, yanlış kullanımı göz önüne alınmazsa kullanıcı rakibinden çok kendine zarar verebilir.
Meyve için yazılan rp'm:
Spoiler
Yüzüme düşen kar taneleri… Soğukluğunu bile hissedemiyordum artık tek hissedebildiğim her tanesinin vücuduma bir iğne gibi batmasıydı. Kar yağıyordu kış olmalıydı, artık zaman kavramımı bile kaybetmiş olmam ne kadar üzücü değil mi? Bu kadar zengin bir adada herkes kendi karnını doyuruyorken, şöminelerinin karşısında şaraplarını yudumlarken benim burada bu soğuğun ortasında acı çekmem… Acınası bir yaşam sürdüğümün farkındayım ama elimden ne gelirse gelsin değiştirebileceğimi sanmıyorum. Hayatta karşıma ne fırsat çıktı ki bu lanet olası hayatımı değiştirebileyim. Azimli bir insan olmadığımı biliyorum ama şanslı bir insanım dokuz yaşında olmama rağmen başıma gelen bunca olayları atlatacak kadar şanslıyım. En büyük amacım bana acı çektirenleri bu dünya da yaşatmamak; eğer ben acı çekiyorsam, dünyada cehennemi yaşıyorsam onlara daha kötüsünü onlara cehennemi yaşatmadan ölüm acısını, sanki derilerini parça parça çekip canlarını yakacağım. Tabi bunları yapabilmem için önce güç sahibi olmalıyım ama emek harcamak bana göre değil. Bu kadar nefretimin sebebini; Dört yaşında küçük bir çocukken adanın en zengin ailesinin bir parçası olarak yaşarken… Uzaktan gelen bu ayak seslerinin, her zamankinden daha kızıl batan bu güneşin bu günlerime yol açacağını nereden bilebilirdim ki… Annem beni yatırmış kendisi de yatacakken başlamıştı evimizin içindeki haykırmalar ve çığlıklar… Annem, benim dünyalar güzeli annem yaralanmış olmasına rağmen, yoğunca kan kaybetmesine rağmen benim odama gelip, gözlerindeki o yaşlarla bana veda ederken beni odamdaki küçük dolaba saklamıştı. Küçücük boşluktan dışarıyı izlerken annemin gözlerimin önünde bazı korsanlar tarafından katledilmeleri unutulacak bir şey değildi. Annemin gözlerindeki o son bakış, bir yardım elinin uzamasını beklerken ki o son bakış… Ve benim o bakışa karşılık hiç bir şey yapamadan şoka girmiş bir şekilde o küçücük dolabın içinde beni bulmamaları için dua ederken bir yandan da korku ile altıma yaptığımı dün gibi hatırlıyorum. Kendimi kaybetmeden önce tek hatırladığım şey korsanlardan birinin, liderleri olduğunu tahmin ettiğim kişinin dolabın dibine kadar gelişi ve birkaç saniyeliğine de olsa göz teması kurmamızdı. O yüzü asla unutamayacaktım, o sakalları uzun, yüzünde façalar bulunan o yüzü hiç unutmayacaktım…
Dört yaşındaki bir çocuğun yaşamı boyunca yalnız yaşacağını düşünmek… Sevdiği bütün kişilerin gözlerini önünde katledilmesi ve sanki bu acıyı çekmek için hayatta kalmasıysa bir o kadar daha koyuyordu. O korsanın beni hayatta bırakması kendisi için yapabileceği en büyük hataydı. Azimli olmasam da intikamın ne demek olduğunu hayatımda başıma gelenlerden öğrenmiş oldum. İntikamımı almadan ölmemeye karar verdim, yaşadığımız ada büyük olmasa da North Blue’nun zengin olan adalarından biriydi. Herkesin gözü para ile o kadar ambale olmuştu ki, gözlerinin önünde biri ölse bile umurları olmaz, bir işi bile tek başlarına yapamayacak kadar tembel olduklarından sahip oldukları köleler bile ölse umurları olmaz, pili bitmiş bir oyuncak gibi kenara atıp yenisini elde edebilirlerdi. Hepsi aşırı şımartılmış küçük birer çocuk gibiydi, istediklerine sahip oluncaya kadar önlerine ne çıkarsa çıksın ortadan kaldırmayı çok iyi biliyorlardı. Küçükken evimize gelip bize yağ çekenler o felaketten sonra yüzüme bile bakmaz oldular, benimle olan bağlantılarını kesip dört yaşındaki küçücük bir çocuğu bu koskocaman dünya da ortada bıraktılar. Dört yaşındaki bir çocuğun North Blue’da ki bir adada, mevsimin her zaman kış olduğu bir adada üzerine giyecek bir şeyi bile olmadan hayatta kalmasını bekliyorlardı. İnsanlık… Bu kelime anlamını ne kadar yitirmiş değil mi? Eğer başıma bu olaylar gelmeseydi belki ben de böyle bir kişiliğe sahip olacaktım, belki bu olayın en iyi yanı kişiliğimi, kendimi para denen bu lanet olası şeye kaptırmayacak olmamdı. Bu beş yıl boyunca toplayabildiğim kadar bilgi topladım, hayatta kalmak için elimde ne geliyorsa yapmıştım. Ta ki karşıma bu korsanlar çıkana kadar, tahminimce bu korsanlar hayatımı tamamen değiştiren korsanların kuyruğuydu ve onlar hakkında araştırma yaptığımın farkındaydı.
Büyüklerinde dediği gibi eğer çok şey bilirsen birileri seni ortadan kaldırmak için gelecektir. Koskoca dokuz yıllık yaşamımın büyük kısmı olan beş yılı buralarda harcamıştım ve intikamımı almadan da ölmeye pek niyetim yoktu. Ama karşımdaki bu korsanların hayat tecrübesi ve fiziki güçleri benimkinin kat ve kat fazlasıydı. Yapabileceğim çok bir şey olmamasına rağmen yine beni öldürmemişlerdi, beni bir çöp misali adanın en arkasındaki şuan bulunduğum çöplüğe atmışlardı. Yüzüme düşen karlarında iğne gibi can acıtmasının sebebi de bu olsa gerek, güçlendiğimi sanıyorken aslında hiçbir şey yapamamak yine başladığım noktaya dönmek koyuyordu. Bıkmıştım artık adanın her tarafında bu beyazlığı görmekten, bıkmıştım artık insanların yüzünde ki o umursamazlığı görmekten… Hiç bu kadar usanmamıştım yaşamaktan, sevdiğim hiç kimse hayatta yoktu. Bu acımasız zalim dünya da belki de asla ulaşamayacağım o intikam için çabalamak bile saçmaydı. Kimsenin umuru olmayacaktı ölmem, hakkında birkaç bilgi öğrendim diye bile beni öldürtmek isteyen bu kadar çok kişi varken niye hayatta kalmalıydım ki… “İntikamımı alacak olursam hayatta başka ne amacım kalacaktı.” Sorusu kafamın bir köşesinde beynimi yiyordu. “Ya hiçbir amacım kalmazsa.” Düşüncesinin yerini doldurmam gerekiyordu ama beş yıl boyunca sadece intikam peşinde koşuyordum… Belki de her şeyin bitmesi gereken yer bu çöplüktü, okyanusun o çalkantılı, karanlık dalgaları beni çağırıyordu kendisine… “Gitmeliyim.” Diyordu içimden bir ses “Öbür tarafta bekleyenlerim var.” Diye devam ediyordu. Yüzümü kesen, vücuduma dokunup acı veren kar tanelerini bile hissetmez olmuştum. Usulca yaklaşmıştım, çöplüğün kenarına bakıyordum aşağı.
Vücudum gecenin karanlığında denize doğru yol alırken bir şey beni ensemden yakalamıştı. Kendime geldiğim anda yaptığımın saçmalığın ve başıma gelenin ne olduğunu anladığımda başlamıştım çığlık atmaya… Ayaklarımın tekrar toprağa değeceği fikri beni hiç bu kadar mutlu etmemişti. Niye bu kadar sevindiğimi bile bilmiyorken hala hayatta olduğumu bilmek bana inanılamayacak kadar büyük bir mutluluk vermişti, hala nefes alabiliyor olmak… Hayata tekrar başlamış gibi, üzüleyim mi yoksa sevineyim mi karar veremiyordum.
Örnek rp:Köyünden north blueye kaçalı 2 yıl olmuştur duyduğuna göre orayı korsanlar yönetiyormuş bir gün marineye katıldığında o köyü korsanların elinden kurtaracağına söz verdi kendi kendine 2 yıl olmuştu ama hala marine başvurusu cevabı gelmemişti bulunduğu köydeki marine karargahına gider ve neden hala cevaplanmadığını sorar Orada Bulunan Görevli:Binlerce başvuru alıyoruz hepsinide tek tek okuyoruz bizim içinde zor biraz sabırlı olmalısın tamam diyerek kapıdan çıkar çok sabırsız biridir bekliyemez gizlice bir marine gemisinin içine girer ve orda saklanır gemi yola çıkar ve ilerler geminin yemeklerinin olduğu kısımda saklanıyordur çok acıkmıştır hemen yemeklere doğru ilerlemeye başlar birsürü meyve vardır ama biri ayrı bir pakaede konmuştur ne olduğunu merak ediyordur hemen kutudan meyveyi çıkarıp yer garip hiçbirşey olmamıştır diğer meyvelerdende yemeye başlar meyveleri yiyip doyduktan sonra birden aşaı gemiden bir adam girer ve onu görür onu yukarı diğerlerinin yanına çıkarır ve onu gemiden atmaya karar verirler onu gemiden atarlar ve denize düşer yüzmeye çalışır ama kendini hiç iyi hissetmiyordur ve yüzemez batmaya başlar gemidekiler bunu fark edince atlayıp onu kurtarırlar uyandığında yanına birsürü kişi vardır biride doktor onu muayne ettikten sonra yanındakilere neden yüzemediğini sorar ve denizin altında hissettiklerini anlatır onlarda Şeytan meyvesi yemişsin der ve bir anda meyvelerin bulunduğu yere doğru koşup seytan meyvesine bakarlar yerinde yoktur onu yemiş olduğunu anlarlar ve yanına gelip Kachi Kachi no Mi meyvesini yemişsin derler ve özelliklerini anlatırlar sonrada onu bi kayığa koyup yollarlar ve nort blueye varır ve meyvesinde ustalaşmak için çalışmalara başlar.
-- Edited by KyoAtsugaya on Monday 23rd of July 2012 02:18:41 PM
__________________
Adı:Kyo Atsugaya
Ödülü\Rütbesi :-
Silahı:-
Mesleği:Marine
Meyvesi:Kachi Kachi no Mi
Tayfası :North Blue Paster Şehir Karargahı
Karakter Statları :Güç=10 Çeviklik= 5 Dayanıklılık= 5
Meyvenin özellikleri: Bu meyve her türlü hayvanla konuşmasını sağlar.
Örnek Rp: Yaşlı kadın bir gün elinde kıvır kıvır bir meyve getirdi bu ne diye sorduğumda birazdan anlarsın demişti meyveden bir parça getirip bana yedirtti bu seni güçlendirecek dedi tadı çok kötü diye yarısını yememiştim ardından sokağa çıktığımda bir kediyi seviyordum birden onunla konuşmaya başlamıştım bu o meyve yüzünden olmalıydı içeri gidip hemen sordum o yediğim neydi diye oda nasıl bu kadar çabuk oldu dedi nasıl bir şey oldu dedi ve bende kediyle konuştum bu o meyve yüzünden dedim ve oda bana sana bir şeytan meyvesi yedirdim hayvanlarla konuşma özelşliği bence senin için çok güzel dedi.
(eğer isterseniz farklı bir rpde yapabilirim ama çok güçlü bir meyve değil o yüzden uzatmak istemedim )
Rp: Yaşlı kadınla pazara çıkmıştık bir kaç birşey alıyorduk köşede öylece oturan bir adam vardı yaşlı kadın ona bakıp sırıttı ve bana dedi ki benim gibi bir korsan tayfasına mı katılacaksın yoksa marinelerle binlerce insanı bir oraya bir buraya mı götüreceksin dedi aklıma korsan olma fikri daha çok yatmıştı bende dedim ki senin gibi bir korsan oolmak istiyorum o yine köşedeki adama baktı ve korsan olucaksan çok güçlü olmalısın dedi bende nasıl güçlenebilirm ki ben sadece biraz hızlıyım dedim oda bana beni takip et dedi köşedeki adama gittik ve siyah bi poşetin içinde bize bir şey verdi sonra kalkıp gitti eğer bu şey beni güçlendirmesse boşu boşuna çok paramız gitmiş olucaktı ardından eve doğru yola koyulduk giderken bir ara sokağa girdi ve bana siyah poşetin içindeki meyveyi verdi ama ben hiç böyle bir meyve görmemiştim bunu yememi söyledi çok iğrenç bir tadı vardı ilk ısırıktan sonra bırakıcaktım ama bu şey beni güçlendirecekti oyüzden yarısını yemeyi başrabilmiştim yarısın yedikten sonra kalan yarısını yaşlı kadın çöpe attı sokakta giderken bir kedi gördüm gel pisicik dedimgeldi kucağıma aldım ve sen çok hoş bi kızsın dedi korkuyla kediyi yere attım yaşlı kadın duydun mu kedi konuştu dedim oda nasıl olur ben duymadım ama bu o yediğin meyvenin gücü olabilir dedi ardından bu güçle ne kadar güçlenebilirim diye düşündüm ki benim güçlenmeme gerek yok doğada zaten güçlü hayvanlar var dedim ve yoluma devam ettim.
Örnek rp:Köyünden north blueye kaçalı 2 yıl olmuştur duyduğuna göre orayı korsanlar yönetiyormuş bir gün marineye katıldığında o köyü korsanların elinden kurtaracağına söz verdi kendi kendine 2 yıl olmuştu ama hala marine başvurusu cevabı gelmemişti bulunduğu köydeki marine karargahına gider ve neden hala cevaplanmadığını sorar Orada Bulunan Görevli:Binlerce başvuru alıyoruz hepsinide tek tek okuyoruz bizim içinde zor biraz sabırlı olmalısın tamam diyerek kapıdan çıkar çok sabırsız biridir bekliyemez gizlice bir marine gemisinin içine girer ve orda saklanır gemi yola çıkar ve ilerler geminin yemeklerinin olduğu kısımda saklanıyordur çok acıkmıştır hemen yemeklere doğru ilerlemeye başlar birsürü meyve vardır ama biri ayrı bir pakaede konmuştur ne olduğunu merak ediyordur hemen kutudan meyveyi çıkarıp yer garip hiçbirşey olmamıştır diğer meyvelerdende yemeye başlar meyveleri yiyip doyduktan sonra birden aşaı gemiden bir adam girer ve onu görür onu yukarı diğerlerinin yanına çıkarır ve onu gemiden atmaya karar verirler onu gemiden atarlar ve denize düşer yüzmeye çalışır ama kendini hiç iyi hissetmiyordur ve yüzemez batmaya başlar gemidekiler bunu fark edince atlayıp onu kurtarırlar uyandığında yanına birsürü kişi vardır biride doktor onu muayne ettikten sonra yanındakilere neden yüzemediğini sorar ve denizin altında hissettiklerini anlatır onlarda Şeytan meyvesi yemişsin der ve bir anda meyvelerin bulunduğu yere doğru koşup seytan meyvesine bakarlar yerinde yoktur onu yemiş olduğunu anlarlar ve yanına gelip Kachi Kachi no Mi meyvesini yemişsin derler ve özelliklerini anlatırlar sonrada onu bi kayığa koyup yollarlar ve nort blueye varır ve meyvesinde ustalaşmak için çalışmalara başlar.
__________________
Adı:Kyo Atsugaya
Ödülü\Rütbesi :-
Silahı:-
Mesleği:Marine
Meyvesi:Kachi Kachi no Mi
Tayfası :North Blue Paster Şehir Karargahı
Karakter Statları :Güç=10 Çeviklik= 5 Dayanıklılık= 5