East blue'daki son görevimin ardından istifa etmiştim. Denizcilerdeki herkes bana potensiyel bir isyancı gözüyle bakıyordu. "Birşeyi 40 defa söylersen gerçekleşir." diye içimden geçirdim. Artık yeni bir amacım vardı. "Dünya hükumetini devirmek" bu uğurda kimi öldürmem gerektiğinin bir önemi yoktu. Gerçi nerden başlamam gerektiğini bilmiyordum ama "Bir yerden başlamak lazım." diye kendi kendime düşünüyordum. Elimde sadece babamdan bana kalan tek şey: "Kyotoryu" ve son görevimden aldığım 1000 beli vardı. Öncelikle bu yolculuk için erzak almalıydım. Sonra bir şekilde denize açılıp hazır east blue'dayken görmek istediğim birisi vardı. 8 yıldır görüşmüyorduk. Onu çok özlemiştim. Bana yaptığı son şakanın intikamını hala alamamıştım. Ama herşey sıraylaydı. Önce erzak alıp denize açılmalıydım. Hemen şehir merkezine doğru yürümeye başladım.
-- Edited by Rayleigh on Friday 10th of August 2012 01:33:33 AM
Şehir merkezine doğru giderken herkes bana çok ters bir şekilde bakıyor. "Neden bu insanlar bana böyle bakıyor? acaba aklımdan geçenlerimi okuyorlar? Tek yaptığım denizcilerden istifa etmek ama her istifa eden ya korsan yada devrimci olacak diye bir kaide yok ki? Ama bana şu anda eski iş arkadaşlarım gibi potansiyel bir suçlu gözüyle bakıyorlar. Sanırım sanırım bu bakışlardan kurtulamıyacağım" diye içimden geçirmeden edemiyorum.yolda yürürken bir çocuğun bana bakarken gülümsediğini görüyorum. Bende ona gülümsüyorum ve yoluma devam ediyorum. Şehir merkezine geldiğimi fark ediyorum.
Hemen yiyecek malzemeleri satan bulduğum ilk dükkana dalıyorum. Dükkandan daha çok meyve alıyorum.
-- Edited by muslu on Thursday 2nd of August 2012 02:20:29 PM
Adam 3 poşeti dolduruyor. İçine türlü türlü şeyler koyuyor. 2 tanede ekmek verip poşetleri masaya koyuyor. Ve "Buyrun hepsi 500 Beli. Ama bir şey sorucam. Siz önceden marineydiniz ve neden istifa ettiğinizi sora bilir miyim acaba?" diye soruyor. "Eğer konuşmayı biliyorsan sorabilirsin." diyorum hafiften gülerek "Ama cevap alamayabilirsin." diyorum. Poşetleri alıp parasını ödemeden önce "500 beli çok denin be amca(ossan). Gel sen bunları 300 beli yap bende sana anlatayım." diyorum. Elbette adama korsan yada onun gibi birşey olmak istediğimi anlatmıyacaktım. Ama insanların bana nasıl baktığından bahsedebilirdim. Babamın ne kadar gurur duyulacak bir iş yaptığından ve denizcilerin bunun için babamı idam edip bgenimde rütbemi düşürdüğünden ve iş arkadaşlarımın bana olan bakışlarından söz edebilirdim.
-- Edited by muslu on Thursday 2nd of August 2012 04:48:06 PM
Adamın anlattıklarına çok şaşırmıştım. Demek babam bu adamı kurtarmıştı... "Madem babamı tanıyorsun amca o zaman kendimi tanıtayım. Ben kyotoryu 8.kuşak lideri Yasuri Muslu. Babam bu günkü xxx hükumetinin shouganate sini bdeğiştirmiş ve onların bu günkü liderlerini başa geçirmiş çok güçlü bir savaşçıydı. Ama hiç bir krallığa yada hiçbir oluşuma bağlı değildi. Dünya hükumeti babamın bu yaptığını bgizli tutamıyınca onu suçlu ilan etti. Kendine teslim olan babamı idam ettiler. Benimde rütbemi düşürdüler. Artık arkadaşım olduğunu sandığım kişiler bile bana bir suçluymuşum gibi bakıp öyle davranıyordu. bende buna dayanamıyıp istifa ettim."
Bunları anlattıktan sonra adamın şimdi ne yapacağımı merak ettiğini biliyordum. "Eskiden marineye katılmadan önce çok iyi bir dostum vardı. Şimdi onu görmeye gitmek istiyorum. Sonrada kendi dojo mu açıp kyotoryu öğretirim."
ülkeye bir isim bulamadım işte dünya hükumetine bağlı bir ülke:D
-- Edited by muslu on Thursday 2nd of August 2012 05:27:44 PM
Şehir merkezine doğru giderken herkes sana çok ters bir şekilde bakıyor ama bir çocuk sana bakarken gülümsüyordu ardından şehir merkezine sorunsuz bir şekilde varıyorsun...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Yardım ettiğim adamın tekneci dükkanı varmış şansa bak. adamın dükkanı 10metre kadar ilerde bende adamın koluna girip adamı oraya götürüyorum. Dükkan çok büyük bir yer değil asılı olan 2 balıkçı teknesi, 1tekne rresimlerinin olduğu pano ve bir masa. Çok sade bir dükkan. Adam dükkana girince bana "Senin limanda ne işin vardı yoksa yeni bir balıkçı mısın?" diye soruyor. Nedense içimden bu nur yüzlü amacaya yalan söylemek gelmiyor Hatta bu adama gövenebileceğimi düşünüyorum. "Amcacım ben bir denizciydim. Bazı olaylar oldu ve yaklaşık 1 hafta önce istifa ettim. Şimdide amacım korsan olmak." diyip adamı masanın başındaki sandalyeye oturtuyorum. Elimdeki poşetleride masaya koyup sözlerime devam ediyorum "Ama amcacım öyle senin bildiğin ada yağmalayıp masumları öldüren korsanlardan değil. benim düşmanım bizzat dünya hükumeti ve diğer korsanlar. Burayada beni bu denizlerde taşıyabilecek bir tekne bulmak için gelmiştim." deyip arkadaki panodan teknelere bakıyorum. amacım birazcık pazarlıkla en azından dalgalara takılıp alabora olmayacak bir tekne almak.
yazılara renk vermeyi unutmuşum
-- Edited by muslu on Thursday 2nd of August 2012 08:25:20 PM
Adamın bu teklifine çok sevinmiştim. Ama açıkçası zaten böyle birşey bekliyordum. Zaten 2 ihtimal vardı. Ya denizcileri çağırıp beni onlara teslim edecekti. Ki öyle birşey yapmaya kalkışsaydı onu öldürüp burdan bir tekne ile birlikte kaçardım. Yada böyle birşey yapacaktı. Hemen gösterdiği teknelere bakmaya başladım.
İlk gösterdiği tekne çok sağlamdı kolay kolay batmazdı ama tek kişilikti. En güçsüz deniz bile olsa bu denizlerde tek başına dolaşmak büyük sıkıntı olabilirdi.
İkinci tekneyi biraz demirle güçlendirmişlerdi biraz daha büyük ve şıktı ama malesef o da tek kişilikti.
Adamın gösterdiği son tekne tamamen tahdadandı. Diğerlerine göre daha dayanıksız gözüküyordu ama daha büyüktü 3 kişilikti.
Hemen elimle 3. tekneyi gösterdim ve "Senin için gerçekten bir sorun olmayacaksa bunu istiyorum" dedim. Hemen limanda benim teknemi aramaya başladım.
mümkünse bir resim alabilirmiyim?
-- Edited by muslu on Thursday 2nd of August 2012 09:16:33 PM
Hey Sen Su Buranın ünlüsü Yasuri muslu Degilmisin Daha Yeni geldim Ama Cok ünlüsün gariba Senin Gibi Bir Adamla Calısmak Zevkdir nedersin Tayfana KATIRMAK İsterim Ben Ryunosuke Veya Ölüm kapanda Diyebilirsin
Not:7 Satır Kuralı Var Ama Bu Tanısma Rp Yapmak icin Kısa Tuttum
-- Edited by Ryunosuke on Thursday 2nd of August 2012 09:33:13 PM
-- Edited by Ryunosuke on Thursday 2nd of August 2012 09:33:45 PM
Girdiğin dükkandaki adam çok zayıf ama uzun biri saçları beyazlamaya başlamış iki müşteri var önünde onlar alışverişini yapıp çıkyorlar adam sana bakıyor ve'' Buyrun ne istiyorsunuz'' diyor eline ufak bir poşet alıyor gözlerinin içine bakıyor çok masum bir şekilde...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Dükkan sahibi yaşlı uzun saçlı ve çok masum bakışlı bir adamdı. Benim önümde 2 adam daha vardı. Onların işi bitince bana dönüp "Buyrun ne istiyorsunuz?" dedi. Bende "Uzun bir deniz yolculuğuna çıkmayı planlıyorumda elimde 1000beli var. Erzak olarak daha çok meyve ağırlıklı 3 poşet ne kadar alabiliyorsa o kadar bir şeyler ver." diyorum.
Bu adamda kimdi böyle? Bana buralarda ünlüsün felan diye zırvalamıştı. Üstelik adımı da biliyordu. Beni burada nasıl bu kadar tanıyabiliyorlardı? Neyse şimdi önemdeki şu bay "ölüm kapan"la ilgilenmem lazımdı. Yaşlı adama parayı verip poşetlerimi aldıktan sonra sonra ona dönüp "Tayfa aradığım doğru ama ben senin gibi çocukların hayatını tehlikeye atamam. İmza felan istiyorsan veririm ama ondan sonra git başka bir yerde oyna." diye tersliyorum
Ardından yeni teknemin oraya gidiyorum. Ona şöyle bir bakıp yüzümdeki büyük bir sırıtış ile "Vay be sen artık benimsin. Senin adın bundan sonra "denizdeki manyak" olsun." diyip teknenin ipini çözmeye başlıyorum.
-- Edited by muslu on Thursday 2nd of August 2012 09:58:34 PM
Adama Dönüp hay Hay Kaptan Denim Pis Bir Laf Sokacaktım Ama Artık Kaptanımsın yaslı Bunak Geminde Güzelmis Nereye Gidecez Bir Köy Falan Basak Bögle Olmaz Eger Büyük Kaptan Olmak İstiyorsan ilk basıma Saglam bir Ödül Sart Sayın kaptan Dedim Adam Üstündeki Esyalar Bir türlü Anlam Veremiyordum Tarihden Cıkmıs Gibiydi Ama Artık Kaptanımdı O Benim Diyecek Bisi Yoktu :) Gemiye Bindim Ve Koca SİLAHIMI Cilalama Basladım Kaptana DÖnüp hada Kaptan hayat Hiyakeni Anlat Ta Dinleyek Dedim ve Yüzüne Tip Tip Güldüm
-- Edited by Ryunosuke on Thursday 2nd of August 2012 10:05:55 PM
3 poşeti dolduruyor içine her türlü dolduruyor ve 2 tanede ekmek veriyor ardından ''Buyrun hepsi 500 Beli ama bir şey sorucam siz önceden marineydiniz ve neden istifa ettiğinizi sora bilir miyim acaba?'' diyerek soruyor poşetleri önündeki masanın üstüne koyuyor
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Tamam Kaptan Artık Sana Muslu Diyecegim Köy Yagmalama İsine gerince Bence İyi Degilde Kötü köyleri yagmaramarıyız Gerek 4 5 Var Duymustum Bu Denizde 1 Uzak Degiliz :) Neyse Ben Kücük Bir Köye Yetim Dogdum Ve Yetim Büyüdüm İlk Adam Öldümmem 3 Cakma Korsandı Ben Bu Güçsüz Köyde Yasamak istemiyordum Ve Hepsini Öldürdüm Ve Köyü Atese Verdim Ben Ryunosuke Yougust Ailesin Son üyesiyim kısaca Onlara Ölüm Ailesi Denir Su Silah O Aile tarafından Yapıldı Bir Katana Göre Savunması Zayıf Olsa Gücü+3 Kat Daha Fazladır
-- Edited by Ryunosuke on Thursday 2nd of August 2012 11:32:59 PM
-- Edited by Ryunosuke on Thursday 2nd of August 2012 11:34:13 PM
Adam biraz meraklı biri olduğu için hemen teklifini kabul ediyor ve ''İlk ben anlatayım istersen.Ben senin babanı tanıyorum o çok güçlü biriydi mağazamda duruyordum o arada iki kişi girdi içeri tüm paramı ve yiyilebilecek herşeyi istediler elim mahkumdu tam paraları dolduruyordum ki içeri baban girdi ve o iki hırsızı hakladı ve bu yüzden senin neredeyse her hamleni takip ediyorum eğer senin başına bir şey gelirse suçluluk hissederim beni anlıyorsun değil mi?'' diyor ve seni dinlemek için hazırlanıyor...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Adam sana ''Arkadaşlık bağların kuvvetli bu çok güzel ve babanın yaptıkları Tosha krallığında çok büyük bir yankı yapmıştır ve hayallerin çok güzel bunları yapabilirsin'' diyor ve ufak bir gülümsemeyle parayı ister gibi bakıyor...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Adama parayı veriyorum ve dükkandan çıkarken "Merak etme amca amacımı ne olursa olsun gerçekleştireceğim." diye mırıldanıyorum. Ve dükkandan çıkıyorum. Dükkandan çıkınca kafama dank ediyor. Acaba o adam benim eskiden marine olduğumu nerden biliyordu? Hadi onu geçtim daha istifa edeli 1 hafta bile olmamıştı bunu nerden biliyordu? Belkide bunu bütün şehir biliyordu... Ama acaba nerden öğrenmişlerdi?
Bunları düşünürken insanların o beni sinirlendiren bakışları arasında limana doğru gidiyordum. Gerçekten bu bakışlar sinirimi oynatıyordu. İçimden bütün bu insanları öldürmek geçiyordu ama kendimi tutuyordum.
Limana vardığında orada kimse sana ters ters bakmıyordu herkes kendi halindeydi sadece pazar yerindekiler ters ters bakıyordubu çok kolay farkediliyordu orda çok yaşlı bir adam vardı bastonla dahi çok zor yürüyordu bir anda yere düştü...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Limana vardığımda insanlar bana ters ters bakmayı bırakmıştı. Burdaki insanlar daha çok kendi işleriyle ilgileniyorlardı. bu da beni oldukça mutlu etmişti. Limanda ilk dikkatimi çeken şey çok yaşlı bir adam olmuştu. Bastonla bile çok zor ayakta duruyor... Diyecektimki adam yere düşmüştü. Hemen yara düşen adamın yanına koştum ve kalkmasına yardım ettim. Adamı kaldırınca "Amcacım çok zor yürümeyi bırak ayakta bile duramıyorsun. İzin ver sana gideceğin yere kadar eşlik edeyim." diyorum.
Adamın yüzünden nur akıyor çok iyi kalpli olduğu yüzünden belli sana gülümseyerek ''Şu tekneci dükkanına gideceğim çok büyük şükranlarımı sunarım'' sunarım diyor ve yardımınla ayağa kalkıyor dükkan 10 metre ötededir içeri giriyorsunuz ve adam sana soruyor ''Senin limanda ne işin vardı yoksa yeni bir balıkçı mısın?'' diye soruyor...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
out: Sağ ve sol duvarlarda balıkçı tekneleri var çok küçükler en fazla iki kişi bine bilir ortada bir masa var masada bir lamba ve biraz kağıt var arka tarafta bir pano var üstünde gemi resimleri altında ise fiyatları yazmaktadır içerisi tamamen ahşaptan yapılmıştır çok büyük bir yer değildir.
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Adam sana hiç düşünmeden ''Ne kadar paran var evlat'' diye soruyor cebinde 700 Beli paran kalmıştı bunu adama söylüyorsun ve adam sana 3 tane tekne resimi gösteriyor 3üde 1500 Beli ''Aralarından istediğini seçebilirsin sana 700 Beliye bunlardan birini verebilirm sorun değil'' diyor...
Gemilerden biris i abanoz çok sağlam bir gemi kolay kolay batmaz ama tek kişilik . Diğer gemi Tahtadan alt tarafı demir bu teknede tek kişilik. Son gemi tamamen tahta ve 3 kişi saığabilecek bir tekne.
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Buna benzer ama 3 kişi sığabiliyor düşünün bu iki kişilik.
Teknenin parasın verip çıkıyorsun tekneni ararken karşına bir adam çıkıyor ve tayfana katılmak istediğini söylüyor ama bu adam senin korsan olacağını nerden bilebilir...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Ben daha teknenin iplerini çözmeden bizim eleman tekneye atlamıştı bile. Garip garip sırıtıyordu bide bana. Ve yine o rahatsız edici sesiyle konuşmaya başlamıştı. "Artık Kaptanımsın yaslı Bunak Geminde Güzelmis Nereye Gidecez Bir Köy Falan Basak Bögle Olmaz Eger Büyük Kaptan Olmak İstiyorsan ilk basıma Saglam bir Ödül Sart Sayın kaptan" dedi. Bende o sırada tekneye çıktım. Ve o sırıtışını hiç bozmadan devam etti. "Hadi Kaptan hayat Hiyakeni Anlat Ta Dinleyek" Bir köy felan basmak mı? Ben o tip bir kosan olmak istemiyordum. Ama bir yerde haklıydı. Eğer amacımı gerçekleştirmek için öncelikle dünya hükumetinin dikkatini çekmek zorundaydım.
Kürekleri alıp yavaş yavaş çekmeye başladığımda "Öncelikle bana kaptan deme" diye lafa başladım. "Eğer bir alt üst ilişkisi olursa bu beraberinde rütbe yükseltme ve düşürmeyide getirir. Ve buda sadece sorun. İlla birşey demek istiyorsan yoldaşım ol ve sadece Muslu de. Ben seninde bildiğin üzere kyotoryu 8. kuşak lideri Yasuri Muslu. Amacım dünya hükumetini çökertmek ve kesinlikle senin hayalindeki köylere saldırıp adalar yağmalayan korsanlardan değilim. Şimdide sen anlat bakalım ben dinleyim "mecburi yoldaş"" diyorum. Ardından adamın anlatacaklarını dinlemeye başlıyorum.
Adam kendi köyünü hiç acımadan yakmıştı. Ve bana hala ada yağmalamaktan bahsediyordu. Belliki adamçok güçlü olmak için herşeyi yapardı. böyle bir adamla yolculuk etmek doğrumuydu? En iyisi bu adama karşı sürekli tetikte olmaktı. Neyse hemen bende konuşmaya başladım
"Eveeet mecburi yoldaş Ryunosuke artık tannışma faslı bittiğine göre korsan tayfamızı ilan etmeliyiz. Yani bayrak asmalıyız. ama bu bayrak öyleolmalıki bizim diğer korsanlarden farklı olduğumuz anlaşılmalı." dedim. Bir yandanda kürek çekmeye devam ediyordum.
Muslunun yaratığa vurduğu saldırı işe yaramış gibi yaratık bir anda bağırdı ve Muslu yaratığın üstündeydi ama yaratık bir anda hızlandı saate 1 km'den yavaş den yaratık bir anda 300 km'lik bir hıza çıkmıştı Ryunosuke artık yaratığı göremiyordu ama batı tarafına gitmişti muslu ise 300 km'lik hızla baş edemez bir şekilde bir adanın yanından geçiyordu ki yaratık adanın etrafında tur atıyor muslunun elleri ise artık pulların arasına sıkışmıştı...
-- Edited by MonkeyDGarp on Friday 3rd of August 2012 04:13:09 PM
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Noldu Dedim Etrafıma Bakıyordum O Kaca hayvan ucmusdu Ama Batıya Dogru Gitmisti oraya Dogru kürek Cekmeye Basladım Bu Arada Kaptan-Muslu Diye Bagırmaya Baslamıstım Buramıyordum Ama Araksında Pul DÖküyordu O Pulları izleyerek O hayvanı bulabilirdim Ama Agıl Oldukarı icin hızlı Batıyordu Kürekleri Bırakıp Silahıma Asıldım Simd 2x Daha Hızlıydım Pullar Büyük bir Adaya Dogru Gidiyordu Ama Düsünüyordum Hayvan Nasıl Bu kadar Hızlı Gidebilir Kendisi En Az 4 Ton Vardı
-- Edited by Ryunosuke on Friday 3rd of August 2012 05:19:22 PM
Saldırıım işe yaramıştı ama hesaba katmadığım bişiler vardı. Canavarın verdiği ani tepkiyle ellerim canavarın pulları arasına sıkıışmıştı. Canavar birden hızlanmıştı. Ryunosuke'yi geçerken "Sen bu tarafa doğru nkürek çekmeye devam et. Ben bunla başaçıkabiliriiiiiiiiiiiiiiiim" diyebağırdım.
Ellerimi çıkarmaya çalışırken bir adaya yaklaşıyorduk. Canavar adanın etrafında tur atmaya başlamıştı. Ben hala ellerimin anca birini kurtarabilmiş ve o tek elimle canavarın ön tarafına kardelenler gönderiyordum.
-- Edited by muslu on Friday 3rd of August 2012 05:27:39 PM
Kaptana Söglerken ben Kaptanı Dinliyor Silahımı Cilarıyordum Sorna Kaptan kürekleri bana Ver Sen Dinlen Dedikten Sorna Herkez Klasik Bayragı Kuru kafa Ve 2 X Seklinde bayrak Bizimki Daha Cok olsun Birlikten Kuvvet Dogar :) Dedikten Sorna Silahı Yere Bıraktım Ve Küreklere Dogru Hareket Ettim
Tam küreklerini eline aldın çekmeye başladın ki bir deniz yaratığı çıktı karşınıza 4 metre görünen kısmıydı çok iriydi sıtında yeşil sert pullar vardı ama ön tarafında hiç pul yoktu tamamen insan derisi gibi kolaylık zara verilebilirdi hemen ön tarafını suya sokuyor ve size doğru sizin kürek çekme hızınızdan daha yavaş bir şekilde yaklaşıyor...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Kaptana Dönerek Kaptan Bak Senle tayfa Olduk Dakka Bir Gol Bir Epey Büyük Ama Ön Tarafında Pul Yok Oradan Yaratıga Zarar Vrebilir Ve Kacarız Kürek Kacmaya Calısırsak gemi Batar Olmaz Bu bögle Diyerek Kapana Bagıldım Ben Meyve kullanıcısıyım Kaptan Düsersem Hapı Yutarım Dige Kaptana Bagırdım Ama Sornadan meyve Kurlanmak Aklıma Gelmisti Kaptana DÖnüp Sen Su Hayvanı Dikkatini Cek Ben Meyve Onu öldüreyim Biraz Silah Sanatı Gör Dedikten Sorna Koca Sİlahıma Dogru Yöneldim..
Hayvanın Sesleri Buraya Geliyordu Onu Bulmustum Ama Biraz Uzaktı Asırdım küreklere O Pic Dallaması benimdi Cekerken Bir Türkü Tutturdum -Han Sarhos Hancı Sarhos Daha Hızlı Gidiyordum Resmen Ucuyordum 10 Dk Ordaydım Bekle Kaptan
-- Edited by Ryunosuke on Friday 3rd of August 2012 08:55:38 PM
Bu adam tamda benim düşündüğüm gibi düşünüyordu. Bide bana kaptan demeseydi... Kürekleri benden almak istemişti.
Tam küreklerim birini ona uzatacaktımki çok büyük bir denz canhavarı görünmüştü. Sırtında yeşil pullar vardı ama ön tarafı savunmasız gibiydi. Ön tarafını suya batırmış bize doğru deniz altından saldırıyordu. O arada bizim zoraki yoldaş Ryunosuke "Kaptan Bak Senle tayfa Olduk Dakka Bir Gol Bir Epey Büyük Ama Ön Tarafında Pul Yok Oradan Yaratıga Zarar Vrebilir Ve Kacarız Kürek Kacmaya Calısırsak gemi Batar Olmaz Bu bögle. Ben Meyve kullanıcısıyım Kaptan Düsersem Hapı Yutarım. Sen Su Hayvanı Dikkatini Cek Ben Meyve Onu öldüreyim Biraz Silah Sanatı Gör" demiş ve kılıcına davranmıştı. İçimden acaba ne meyvesi var diye geçirmeden edemiyordum. "Tamam" dedim ve canavarın su yüzeyinde kalan pullu kısmını atladım. (eğer atlıyamadıysam burdan sonrasını dikkate almanıza gerek yok) Canavarın pullarını çok sağlam olduğunu biliyordum. Ama benim tamda bunu için olan bir saldırım vardı. "Kyotoryu: Ryuuryoku Kakou" diye bağırdım ve canavarın pullarına doğru bir yumruk savurdum. Elimi pullara değmeden hemen önce durdurdum. Amacım canarın pullarının rkasına vurmaktı ama bir sorum vardı. Pullar ne kadar kalındı?
Rp out : O kadar hızlıca gidip hemöen bir darbede indiremessin o hayvanı 300 Km ner senin kürek çekerek yapabileceğin hız nerde biraz daha mantıklı yazarsan sevinirim..
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
osuke adaya doğru yönelmiti daha hızlı gidiyordu hem ama muslu ikinci elini çıkarınca ne olcağını hesaba katmamıştı diğer elinide çıkardı ama adanın içine doğru fırladı adanın tam ortasına düşmüştü herkes şaşırmış bir biçimde sana bakıyordu ve ayağa kalkıp üstünü silkeledin burası ilkbahardaydı kiraz ağaçlarını yaprakları muhteşem gözüküyordu adeta ağaçla
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Tek elimle asılı çaresiz kardelen vuruşları gönderirken canavarın beni fırlatma hareketiyle diğer elimde çıkmıştı. Canavar beni adaya doğru fırlatmıştı.
Adanın tam ortasına düşmüştüm. İnsanlar bu sefer hep alıştığım gibi değil merak içinde bakıyorlardı. Ayağa kalktım üstümü silkeledim ve adaya bir baktım çok güzel bir manzarası vardı. Kiraz çiçeklerinin pembe yapraklarıyla süslenmiş çok güzel bir manzara. Ama manzarayı bozan birşey vardı: Bizim canavar. Tayfadan ve gemiden ayrılmıştım. Ryunosuke gemiyle geldiğinde canavar ona sorun çıkartabilirdi. Bana meraklı gözlerle bakan insanlara "Sadece çok büyük bir balığı yakalamaya çalışıyorum." dedim. Ve canavarın olduğu yere doğru koşmaya başladım. Bu sefer adanın üstündeydim ve avantaj bendeydi.
Yaratık Ryonosuke'nin üstüne doğru geliyordu ve üstünde muslu yoktu tekneye doğru saldırıyordu çok hızlı bir şekilde ama o an bir şey farketti gözleri yoktu yani koku alarak yönlendiriyordu kendini bu .ok zor bir durumdu muslu içinse işler kritikti herkes ondan birz korkuyor bazıları ise hala şaşkınlık içerisinde her şey çok karmaşık...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Herkes hala şaşkınlık ve korku içinde bana bakıyordu. Bense onlara aldırmadan. Birden canavar geldiğimiz yöne doğru dönmüştü. "Hayır. Ryunosuke!" diye mırıldandım ama canavar çoktan onun üstüne atlıyabileceğim mesafeyi geçmişti. Surdan izlemekten başka çarem yoktu. Sadece Ryunosuke değil bütün her şeyimde ordaydı.öylece izleyecek değildim. Hemen denize atlayıp oraya doğru yüzmeye başladım. Dalıp çıkıyordum ne olursa olsun yoldaşımı ve eşyalarımı terk etmiyecektim. Amacım canavarın kuyruğuna kadar yetişip ona bir kere daha "Ryuuryoku Kakou" saldırımı yapmaktı. Böylece canavarın dikkatini yine kendi üstüme çekebilecektim.
Ama aratığın hızı muazzam tekneye bir saldırıyla tekneyi ortadan ikiye bölüyor Ryunosuke ve eşyalarının tamamı suya düşmüştü ve canavar ordan uzaklaşıyordu...
__________________
Kötülere karşı acıma duygusu beslemem.Ancak aile farklı birşey.
Çok hızlı bir şekilde yüzüp canavarı yakalamaya çalışıyordum. Ama yetişemiyordum. Gözlerimin önünde Ryunosuke'nin ve diğer eşyalarımın canavar tarafından param parça ezildiğini gördüm. canara yetişip Ryunosuke'nin intikamını almak istedim ama çok hızlıydı. Denizde öylece kala kalmıştım. Ölenin arkasından ağlıyamıyordum bile. Sadece "demek ki o kadar güçlü değilmiş keşke canavarın sırtına atlayıp onu yanlız bırakmasaydım." diye düşünüyordum
Çaresiz adaya geri döndüm. Bütün param hatta yiyeceklerimde gitmişti. Yapacak hiç bir şeyim yoktu. Tek çare çalmaktı.
"Evet ordakiler benim yoldaşım ve eşyalarımıdı." sinirli bir şekilde "Aşağılık canavar herşeyimi benden aldı" diyorum. Bu adam kimdi? Sanırım sadece bana acımıştı. O kadar acınası bir halimmi vardı? Eğer öyleyse hemen kendimi toparlamalıydım. Yoksa daha ilk baştan bu savaşı kayıpmı edecektim? Böyle bir şeyi kabul etmemin imkanı yoktu. Hemen adama döndüm ve "Tamam ama bu iyiliğinizin karşılığını ödeyemeyebilirim" dedim.
Ödemenize gerek Yok Bende Su kenarında 6 Balık Yakalamıstım 3 Bana 3 Siz Olanları Gördüm Üzürdüm Bende Dün geldim Bu hayvan Banada Musallat Oldu Ama Onu Antreamn Tahtası Gibi Kuklandım Lütfen Buyurun Saten Bende Kücük Bir gemi Alıp korsan Olmak İstiyordum İstedigin Biyer Varsa Seve Seve Bırakabilirim Benim İcin Sorun olmaz :)
Restoranda oturmuş yemek yiyip düşünüyordur kosan olsa ne kadar güzel olacağını o anda karar verir ilk gördüğü korsanın tafasına katılmak isteyecekti korsan tipli 2 adam gördü ve onların yanına gitti tedirgin bir şekilde "Ben Gokudera Hayato beni tayfanıza alın" dedi ve edirgin bir şekilde cevaplarını beklemeye başladı.