One Piece Rpg

Zehrini fırlatıyorsun ve adamı tam suratının ortasından vuruyorsun. Bir kısmının da adamın ağzına girdiğini fark edebliyorsun. Adam bir süre daha hareketlerine devam ettikten sonra hareketsiz bir şekilde yere çakılıyor. Arkdaki adama ise kuyruğunu zehiri fırlattığı anda savuruyorsun ancak adam kuyruğunun uç kısmının biraz altını hedef alarak katanasıyla saldırını blokluyor. Kuyruğunun sert oluşu bu saldırıdan ciddi bir hasar almanı engelliyor ancak yaptığın seri hareketler sonucunda omzundaki sargılar patlıyor ve yaran kanamaya başlıyor. Adam kuyruğunun basıncını tam anlamıyla ememediği için iki metre kadar geriye sürükleniyor. Kuyruğunda küçük bir kesik oluşmuş durumda ve insan formuna geçtiğin zaman bu yaranın nerete denk geleceğini bilmiyorsun. Seni zorlayacak olan şey yaranın yeniden açılması ve oldukça yoğun bir şekilde kan kaybetmen. Adam yerde kendisini toparlamak için uğraşıyor. İşte senin için fırsat.

Hareketli olduğun için tükürüğün isabet etmiyor ve kılıcınla adama saldırıyorsun. Adam bu sırada kendisini topluyor ve olabildiğince çevik bir hareketle yanından geçiyor. Yanından geçerken ''Espada Asesino'' dediğini duybiliyorsun ve adam yanından geçtikten dört saniye kadar kılıcın ortadan ikiye ayrılıyor. Kılıcının yarısı olmasa da hala kullanılabilir durumda ve adam yanından oldukça yakın geçtiği için nefesindeki zehirdene tkilenmiş durumda. Ne kadar bastırmaya çalışsanda tam anlamıyla yapamadığın bir gerçek. Adam felç olmuş durumda ve ne kadar böyle kalacağını bilmiyorsun.

Adamın boynuna kılıcını geçiriyorsun ancak gücün bir insanın kafasını vücudundan ayıracak güçte değil. Ama yaptığın hamle adamın ölmesi için yeterli oluyor ve yüzüne sıçrayan kanın bir kısmı ister istemez ağzına giriyor ve ilk defa insan kanının tadına bakmış oluyorsun. Ne kadar iğrenç gibi gözüksende yarı formda olduğun için hayvansı tarafının hoşuna gidiyor bu durum. İleriye doğru baktığında binbaşının adamları halelttiğini ve patronun boğazına kılıcını dayadığını görebiliyorsun. Binbaşı sana gelmen için işaret yapıyor. Anlaşılan adamı sana decredecek. Bir süre sonra içeriye kaptan giriyor elindeki sake şişesiyle. Biraz kafayı bulmuş bir halde ''Ooo! Demek işi hallettiniz. Buradaki erzakları kullanabiliriz galiba.'' diyor.

Patron bekle beni o güzel konuşman birazdan son bulacak. Keşke benle uğraşmadan direk söyleseydin zaten senin yüzünden "Ahh" lanet olsun omzum çok acıyor. Bu senin yüzünden olmuştu. Şimdi ise adaleti kendi ellerimle sağlayacaktım. Bir elimle omzuma tutarak ilerlemeye çalıştım. Fakat attığım adım sayısı iki olmadan kendimi yerde bulmuştum. Ellerim tamamen kanlar içerisindeydi. Babamın kılıcı ise elimden uçup gitmişti. Bu iki olay ise hayatımın en önemli anlarını yansıtmıştı bana. Kardeşimin ölümü ile babamın bana "Hayatına devam et oğlum" demesi. Hayatıma ancak bu kadar devam ediyorum baba zaten bu hayat bana göre değildi. Siz öldükten sonra yaptığım tek şey sizi düşünmemeye çalışmak oldu. Hayatımı boş geçti daha hiçbir şey başaramadan. Hayatıma devam edemeden. Zaten hayatım önceden, kardeşim ölmeden önce bitmeliydi. Onun yerine ben ölmeliydim o zaman. Onun ölmesi benim suçumdu. Fakat benim cezam şimdi geliyordu neden şimdi neden bu kadar beklemişti. Hayatımı sefil göstererek benle dalga mı geçecekti? Hayır hayır şimdi ölemem senin benimle dalga geçmene izin veremem. Daha hayatıma devam etmemiştim ki. Marineye bunun için katıldım değil mi ? Babamın isteğini yerine getirmek için. Ölemem ailem gibi amaçlarımı yerine getirmemiş bir şekilde ölemem. Bu bizim kaderimiz bizim lanetimiz olamaz. Ben bunu değiştireceğim. Dayanmalıyım dayan...........