One Piece Rpg

Barın duvarlarında çeşitli korsan bayrakları var. Hatta aralarından bir tanesi teknede bulduğum bayrağın aynısı. Dikkatimi çeken bir diğer şey ise bütün bayrakların üzerinde sarı bir el sembolu yerleştirilmiş.Bu sembol bir ittifağın olabilir ama bununla uğraşacak vaktim yok. Bu arada yiyecek ve içecek bir şeyler masama getiriliyor. Barın içi korsanlarla dolu ve marineler buraya pek uğramıyor gibi.Marinelerin olmaması şuan beni ilgilendirmiyor nasılsa ödülüm yok sakin bir şekilde yemeğimi yiyorum ardından kalkıp duvardaki bayraklara tekrar bakıyorum bir an büyük bir cesaret hissediyorum ve teknede bulduğum bayrakla aynı olan bayrağın yanına gidip elimi bayrağın üstüne koyarak ''Bu bayrak hangi tayfanın'' diye bağırdım ve sert bir bakış attım etrafımdakilere.

Yerlerinden üç beş kişi kalkıp bana doğru geldi '' Sen kimsin lan burda böyle bağırıyorsun'' Barmen pipi sırıtarak olayı seyretmeye koyuluyor. Biri kılıcını çekerek iyice dibime sokuluyor '' Kimsin lan sen'' diyor kavga çıkarsam kazanama şansım vardı ama kavgasız bir şekilde olayı öğrenmek istiyordum bu yüzden konuşmaya başladım ''Hey hey sakin ol kavga istemiyorum bu bayrağın aynısını bana yaşlı bir adam verdi galiba oda bir korsandı ama şuan öldü onu korumaya çalışmama rağmen'' dedim ve aklıma vivi geldi onuda korumaya çalıştım ama malesef yapamadım ama bunu aklımdan çıkarmaya çalışmalıyım bu adamlar kavga çıkaracak gibi.

Kılıcını çeken adam sorduğum soruya cevap alamadığı için hala kılıcını bana doğrultmuş olsada biraz daha rahatlamış bir tavrı var. "Soruma cevap alamadım!". Bana doğru gelen adamlardan bir diğeride "Bugünlerde kimsede saygı kalmamış. Herkes kendini bir bok sanıp olacakları düşünmeden orda burda bağırıyor." diye nasihat çekerken araya barmen giriyor. "Buralardan olmadığı belli, başında ödülde yok rahat bırakın çocuğu." diyerek ortalığı yatıştırıyor, onlarda yerlerine geri dönüyorlar. Ardından barmen bana dönerek sorunu cevaplıyor. "Bugünlerde elini sallasan korsana rastlıyorsun, bu adadakiler ise onları avlayarak para kazanır. Avcılar başında ödül olanları yakalar ve geri kalan tayfanın şerefini iki paralık etmek için bayraklarını alıp buraya asar. O gösterdiğin bayrakta onlardan biri, tayfanın ismi Kanlı Orak tayfası idi. Daha önce gördüysen muhtemelen o tayfadan birisine rastlamışsındır. Peki soruna cevap aldıysan bu adaya niye geldiğini sorabilir miyim? Bu arada birşeyler içmek ister misin?" diyor. Demek korsanlar hakkında değişik bir tavrı var korsan olduğum yerine bir gezgin olduğumu adam söylüyorum ardın birşeyler içermisin sorusuna ise bir sake olabilir diyorum ve onla muhabbet etmeye başlıyoruz ve ilk soruyu ben soruyorum.''Bu adamlar senin barında oturuyor marine karargahı burayı bilmiyormu ve neden onlara bayrakları asmaları için izin veriyorsun'' diyerek sorumu yöneltiyorum. 

"Demek gezginsin, açıkçası gezgin ne demek bilmiyorum. Asıl sormak istediğim bu adaya ne yapmak için geldiğindi, ama sanırım gezgin olduğuna göre amaçsızca dolaşıyorsun ve bu adaya öylesine geldin. Buyur saken." diyerek bardağı önüme koyuyor ve bir sigara yakıp içiyor. Sorunu dinlerken iç çekerek sigarayı içiyor ve ağızını yayarak üflüyor. Sorularımdan biraz sıkılmış gibi ama yinede cevap veriyor. "Bu adamlar korsan avcısı. Marineler sadece burayı bilmez, burda takılırlar. Korsan avcıları marinelerin en yakın arkadaşı sayılır bu adada. Marinelerin tek amacı korsanlardan kurtulmak, korsan avcılarının tek amacı ise birkaç korsanı yakalayıp para kazanmaktır. Yani birbirleriyle iyi anlaşırlar. Bu duvardaki bayraklar ise korsanları sevdiğimizden değil, tam tersine onlardan tiksindiğimizden. Bu bayraklar onların saygı duyduğu şeyler. Bizse onlardan bu bayrakları alıp burada onlara tükürüyor, içkimizi döküyor, sigara külü basıyoruz. Onların bayraklarını süs eşyası, koleksiyon olarak kullanıyoruz. Bak mesela şu girenler marine." diyerek kapıya bakıyor. Kapıdan iki tane marine askeri giriyor ve bara doğru yaklaşıyorlar. İçerdekilerde sanki her zaman burdalarmış gibi marineleri çok takmıyor. Barmen " İyi günler birşeyler içermisiniz?" diye soruyor. Marineler ise edeplice redderderek konuya giriyorlar. "Yakın bir adaya haraç kesmeye giden adamlarımız ölü bulundu. Bir bilgin var mı? Seninkilerden biri sinirlenip yaptıysa söyle bilelim kurunun yanında yaşta yanmasın, seni severim biliyorsun." Seni aradıklarının farkına varıyorsun ve barmenle göz göze geliyorum. Barmen beni süzüyor sanki benim yaptığımı biliyor gibi. Eğer benim yaptığımı anlarsa buradan çıkmama imkanım olmaz bu iki marine sorun değil ama diğer korsan avcılarına bu adamı yakalasanız ödül alırsınız derse öldüğümün ispatıdır barmen hala bana bakıyordu ve barmen bakışından korkar gibi yapıp ''Hey bana öyle bakma korkuyorum hem gördüğün gibi her zaman kavgadan kaçan bir adamım'' diyorum ve ne yapacağını bekliyorum.

Uzun bir konuşmaydı ama içkilerim beleşe gelmişti bu beni sevindirmişti ama marineler güvenilir ve iyi adamlar değil miydi niye karşıma çıkanlar hep kötü insanlar onları artık yok etmek istiyorum barmenin bilgilerini de kullanıp bir kaç marineyle baş edebilirdim ama önce ona korsan olduğumu söylemem lazımdı ve eğer gerçekten bu kadar iyi bir gözlemci ise ksinlikle ondan bir kaç bir şey kapabilirdim çok düşünmüştüm ve akit kaybediyordum hemen cevap vermeliydim ve konuşmaya başlamıştım ''Bu kadar iyi bir gözlemci görmemiştim marinelerden nefret etmeninde nedenini merak ediyorum biraz daha içerken bunu konuşabiliriz'' diyorum ve içki istediğimi ima ediyorum bu sayede hem sabaha kadar içebilir hemde adamdan biraz bilgi alabilirdim...

Out: Site devam edecekse ve bu kesin ise siteye ona göre gireceğim işlerim çok değil ama yinede öğrenmek istedim.

Adam ilginç biriydi, unutkan ama halk için fazladan bilgi sahibiydi demek burada ölen korsanlar oluyor ve onların ölülerini satıyorlardı neden öldüklerini bulamazsam beni de öldürebilirler belki bu adam nedenini biliyordur ona sormalıyım oda bilmiyorsa sabah araştırmaya başları diye düşünerek sorumu sordum ''Bu ölümlerin sebebi belli mi yoksa sadece ölümlerin olduğu hakkında bir bilgin mi var biraz açıklar mısın?'' diyerek cevabımı beklerken içkimden bir yudum aldım...

'' Malesef'' diyerek cevap verdim ve konuşacağım kimse kalmadığı için benimde çıkma vaktim gelmişti Gambler Korsanlarını düşünerek içeriden çıktım acaba kimlerdi diye düşünürken en iyisi marinelerden aranıyor posterleri almalıyım diye bir fikir yürüttüm ve marine karargahına doğru yol aldım dikkat etmem için en azından görünüşlerini bilmem lazım diyerek marine karargahını aramaya başladım...

Ne kadar da korkunç bir ses belkide gecenin ve içkini etkisiyle bana öyle gelmişti ama bu adamın beni bıçaklaması hiç işime gelmez belkide bir marinedir diye ümit ederek cevap verdim ''Şey buradaki bir arkadaşım Gambler Korsanlarına karşı dikkatli olmamı istedi bu yüzden onların aranıyor posterlerine bakıyordum'' dedim ve derin bir nefes çekerek adamın bana yaklaşmaması için hafiften savunma pozisyonu alıyordum...

Bi anda yanıma 3 tane serseri gelmişti ama hepsinin kafası güzel gibiydi bir kaç darbe ile onlardan sıyrılabilirdim ama ya bir korsan tayfasının üyesi yada birer marineyse bunlar bulaşmadan kaçmalıydım ''Malesef kimse hakkımda bilgim yok sizinle daha sonra görüşürüz'' diyip arkamı dönüp meyvemin tam dönüşümünü yaparak kaçabildiğim kadar hızlı bir şekilde onlardan kaçıyorum zaten yeterince güçlü ve hızlı değillerse bana yetişemezler hem posterlerdeki yüzlere birazcıkta olsa bakabilmişti ama aklımda sadece kaptanınki kalmıştı onlar beni yakalamadan kendime yatacak bir yer bulmalıyım diye düşünerek tüm hızımla şehri dolaşıyorum.

Onlardan kurtulmuştum gecenin bi vakti kimselerin olmadığı bir sokakta yalnız başımaydım en iyisi sahil kenarına gitmek orada uyuyacak bir yerde bulabilirm en olmadı geldiğim teknenin içine yatar uyurum diye düşünürek sahile doğru yürümeye başladım yürürken etrafımada bakıyordum belki kalıcak bir yer bulurum diye belki bir bar belki bir otel ama sabaha kadar arayamazdım sahil kenarına doğru yolumda şans eseri çıkarsa giricektim, ama sadece yürüyordum...

Arkamdan gelen ses barın sahibinindi ona cevap vermeliydim düşünmem bile gerekmiyordu aslında ama 1-2 saniye düşündükten sonra cevabımı verdim ''Korsanlar Kralı olacak kişiye başkasının emrinde savaşmasını mı söylüyorsun ilerde adımı duyacaksın Korsanlar Kralı Vincent Valeria olarak emin ol o günden sonra seni bulacağım bu adadan sakın ayrılma'' diyorum ve yürümeye devam ediyorum...

Kalacak yerim olmadığı için mecburen korsan avcılarının olduğu bir barda sabahlıyacaktım ama aklıma bir soru takılmıştı bu adamın benim burada olmamı bilmesi son hızımla koşuyordum ve dönüşmüştüm bu adam bana nasıl yetişmişti aklımda bu sorularla birlikte adama cevap verdim ''Peki senin barında bu gece kalıcam ama Korsanlar Kralı olduğumda sana borcumu ödeyeceğim bu arada benim burada olduğumu nerden biliyordun?'' diyerek adama sorumu sordum ve cevabını bekledim...

Ağzında sigara olmasına rağmen tekrar sigara istiyordu artı olarak keskin bir hafızam vardır diyor bu adam gerçekten sorunlu biri biraz sırıtarak adama cevap veriyorum ''Ağzında zaten bir sigara var'' diyip derin bir nefes aldıktan sonra devam ediyorum ''Peki bana nasıl yetiştin'' diyerek sorumu yöneltiyorum ve adamla birlikte barın yoluna koyulmak için adamın yanına gidiyorum o sırada aklıma geliyor adamın adını dahi bilmiyorum birazdan sorarım diye düşünerek yürüyorum...

Adamın bu girişimi biraz farklıydı ama belkide kendi hızını bana göstermek için yapıyordur direkt olaraka tam sürat koşarsam adamı geçebilirim kli düşünceme göre adam benden kat be kat hızlı ama ona karşı çok iddialı konuşmuştum onu yenmekten başka çarem yoktu adamın koşmasını beklemeden tam mod dönüşümüm ile bir liger olmuştum ve ona dönüp ''Hadi koşmaya başlasan iyi edersin'' diyerek son sürat barın olduğu yere gidiyordum ama yolu karıştırırsam adam beni geçer ve adamın hafızası ile dalga geçtiğim için kendimden utanırım bu yüzden hedefimden şaşmamalıyım zaten adamdan önde başlamıştım kesinlikle kazanacaktım...